Yetişkinler İçin Ergen Rehberi. Josh Shipp

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Yetişkinler İçin Ergen Rehberi - Josh Shipp страница 10

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Yetişkinler İçin Ergen Rehberi - Josh Shipp

Скачать книгу

sağlamaz. Eğer belli ödüller ve bedellerin yanı sıra herkesin hemfikir olduğu net değerler oluşturmak21 için işin zor kısmını önceden yaparsanız, o zaman onlara bağlı kalacak cesaretiniz olur, bu da sükûnetinizi korumanızı sağlar. Ve duygularınızın kontrolünü elde tutmak, durumu kontrol altında tutmanıza yardımcı olabilir.

İYİ KOÇ HİKÂYESİ

      1972’de NCAA erkek basketbol sezonu sona erdiğinde UCLA’nın yıldız pivotu Bill Walton –gelmiş geçmiş en iyi üniversiteli basketbol oyuncularından biri– kendini keşfetmeye karar verdi. Grateful Dead rock grubuyla turneye çıkıp, Sierra dağlarındaki John Muir yolunu sırt çantasıyla yürüdüğü eğlenceli bir yaz geçirdikten sonra, Walton bir oduncuyu (veya Gimli’yi22) gururlandırabilecek gür kızıl Afro saçlar ve sakalla antrenmana döndü. Bunda hiçbir sorun yok gibi görünse de koç John Wooden’ın sporcuları için katı bir bıyıksakal-yok kuralı vardı, beş santimden uzun saça izin vermiyordu.

      Wooden kaşlarını çattı. Walton’ın sakalını çekiştirip, “Ne bu şimdi?” dedi. “Böyle bir şey olamaz.” Walton buna inanamadı. Koç Wooden’ın ofisine gidip durumunu anlattı. Walton hiç mağlubiyet almadıkları ve ulusal ün kazandıkları bir sezonda UCLA’ya daha yeni kaptanlık yapmış ve yılın oyuncusu unvanını kazanmıştı. Koç Wooden mantıksız davranıyordu. Oyunculara kendilerini kişisel olarak nasıl ifade edeceklerini söyleme hakkı yoktu.

      “Bu senin için çok önemli galiba, şu kendini saçınla ifade etme işi,” dedi Wooden.

      “Öyle,” dedi Walton.

      “Ve haklısın. Oyunculara saçlarını daha kısa kestirmelerini ya da kestirmemelerini söyleme hakkına sahip değilim.”

      “Doğru,” dedi Walton.

      “Ama kimin oynayacağına karar verme hakkım var,” dedi Wooden. “Ve seni kesinlikle özleyeceğiz.”

      Walton, Wooden’ın espri yapmadığını fark ettikten sonra bisikletine atladı ve mahalledeki en yakın berbere gitti; orada tüm saçının kazınmasını istedi ve oturduğu sandalyede, tek kullanımlık plastik bir jiletle kendi sakalını tıraş etti. Antrenmana beş dakika kadar geç kaldı ama Wooden ona ceza vermedi. UCLA o sezonu da yine 30-0 namağlup bitirdi ama Wooden’ın öğrettiği şeyi –yani tüm disiplinin net, oturmuş değerlerden çıktığını– Walton hiç unutmadı.

İYI KOÇLAR NE YAPAR?

      Hadi pratik olalım. Bir koçun kim olduğundan ve iyi koçların hangi özellikleri taşıdığından bahsettik ama şimdi büyük koçların ne yaptığından bahsetmeliyiz. Bir ergenin yaşamında koç işlevi gören etkili bir ebeveyn olmak ne demektir?

OYUN ÖNCESİ = PROVA

      Anahtar soru: Ergenlerin hangi potansiyel zorluklarla yüzleşmeye hazırlanması gerekir?

      Bir koçun sorumluluklarından biri, gerçek dünyayı stres ve korkudan azade biçimde canlandırmaya yardım etmektir. İdman yapmak budur. Bir ergene etkili bir koç olabilmek için de bazı idmanlar yaptırmanız gerekir. Temel kural, ergeninizin karşı karşıya kalabileceği belli durumların neler olabileceğini ve bu durumlarla baş edebilmesi için yapabileceğiniz bir şey olup olmadığını kendinize sormaktır.

      Kendime şu soruyu sormam iyi olur: “Bu durumda ergen çocuğumun karşılaşacağı (gerçekçi) en kötü senaryo nedir?” Ardından şu mantrayı benimserim: “En iyisini umut et ama en kötüsüne hazırlan.”

      Örneğin, arkadaşımın on iki yaşındaki oğlu kısa süre önce sınıfla yakındaki bir lunaparka gitti ve arkadaşım oğluyla oturup tüm (gerçekçi) en kötü senaryoların üstünden geçerek hazırlık yaptı.

      Bunu bir oyuna dönüştürdüler. Oğlunu odasına gönderdi ve o gün lunaparkta ihtiyacı olabileceğini düşündüğü her şeyle oturma odasına gelmesini istedi. Her şey. Oğlu odasından çıktı, her şeyi hatırladığı konusunda kendine güveniyordu. Ardından her bir (gerçekçi) en kötü senaryonun üstünden geçtiler:

      BABA: Cüzdanını kaybettin, ne yaparsın?

      OĞUL: Grup başkanına söylerim ve ondan yardım isterim. Ona senin parayı geri ödeyeceğini anlatırım.

      BABA: Akıllıca.

      OĞUL: Ya da Josiah’tan borç alırım. Annesiyle babası ona hep fazladan para veriyor.

      BABA: Gruptan ayrı düştün ve kimseyi bulamıyorsun, ne yaparsın?

      OĞUL: Hımm, grup başkanımı ararım.

      BABA: Peki grup liderinin cep telefonu numarasını biliyor musun?

      OĞUL: Hayır ama giriş kapısında ona sorup cep telefonuma kaydederim.

      BABA: Dışarısı aşırı sıcak ve sen de çok susadın. Suya ihtiyacın var. Ne yaparsın?

      OĞUL: Çeşmeler var. Yiyecek satan büfeler de.

      BABA: Yiyecek satan büfelerin sana ne yardımı olur?

      OĞUL: Su sebilinden şişemi suyla doldururum, BİR DE bedava buz alırım.

      BABA: Saatin kaç olduğunu bilmiyorsun ve grubunla saat üçte buluşman gerek. Ne yaparsın?

      OĞUL: Baba, herkesin cep telefonu var. Gider birine saati sorarım.

      BABA: Deodorant sıkmayı unuttun. Çürük kokarca gibi kokuyorsun. Sırada Ashley’nin yanında durman gerek ve onu tatlı buluyorsun. Planın ne olur?

      OĞUL: Baba! İğrenç.

      BABA: Pekâlâ, bu sorunla başka zaman ilgileniriz.

      Tüm olası senaryoları konuştular ve stresin çok düşük olduğu ortamlarda da neler yapılacağı konusunda fikirler geliştirdiler. Arkadaşımın oğlu şakalar bile yaptı, kaybolacak olursa, “Ne yapacağımı biliyorum baba. Bir işaret fişeği yakıveririm,” dedi. Sonuçta, oğlu yetişkin grup liderinin cep telefonu numarasını kaydetti, yanına bir su termosu aldı ve cüzdanını küçük sırt çantasına güzelce yerleştirdi. Hazırdı ve her konuda kendine güvenliydi. Neyse ki hiç kötü bir şey yaşanmadı ve bu gezi onun için harika bir deneyim oldu. Ama bir şeyler ters gidecek olsaydı, arkadaşım oğlunun ne yapması gerektiğini bildiğinden emindi. Oğlunu karşılaşabileceği gerçek zorluklara önceden hazırlamak, ikisinin de içinin rahatlamasını sağladı.

      En kötüsüne hazırlanın ama en iyisini umut edin.

OYUN SONRASI = GÖZDEN GEÇİRME

      Anahtar soru: Ne öğrendik?

      Ergenlerle ilgilenmek söz konusu olduğunda değerlendirme aşaması çok önemlidir. Sormanız gereken asli soru da şudur: “Bundan ne öğrendik?”

      Arkadaşımın oğlunun lunaparka gitmesi örneğine dönelim. Arkadaşım öğleden sonra beşte oğlunu parktan aldı, günün nasıl geçtiğini konuştular. O esnada arkadaşım çok çeşitli sorular sordu. Günün en sevdiğin kısmı neydi? En eğlenceli şey neydi? Gün içinde gerginlik yaşadığın herhangi bir şey oldu mu? Planlandığı gibi gitmeyen

Скачать книгу


<p>21</p>

Bunu size 3. Kısım’da daha net açıklayacağım.

<p>22</p>

J.R.R. Tolkien’in yarattığı Orta Dünya evreninden bir karakter. Durin halkından, uzun, gür, kızıl sakalı olan bir cüce. (ç.n.)