Yetişkinler İçin Ergen Rehberi. Josh Shipp
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу Yetişkinler İçin Ergen Rehberi - Josh Shipp страница 7
2. Ağır ağır geri çekilin ve yenilgiyi kabul edin.
Bence ikincisi bir seçenek değil. Sizin de böyle düşündüğünüzü sanıyorum.
Ergen çocuğunuz zamanınıza değer. Ama zor olabilir, özellikle de yaptığınız şeyin fark yaratıp yaratmadığına dair herhangi bir anlık geribildirim almıyorsanız. Bazen kimse farkına varmıyor gibi gelir. Bu doğru değildir ama öyleymiş gibi gelebilir.
Yaptığınız şey için kimse ödül dağıtmaz. Bir hız treninde güvenlik çubuğu olmak sanki karşılıksız bir iştir, değil mi? Ama gerçek insanların selameti söz konusu olduğunda o devasa, karmaşık hız treninin tüm parçaları arasında en önemlisi o güvenlik çubuğudur.
Güvenlik çubuğu olun.
Bir hız trenindeki güvenlik çubuğunu sınadığımız gibi, ergenler de dayanıp dayanmayacağınızı görmek için sizi sınar.
DÜŞÜNCE YAPISI 2
Oyunun Kuralları Değişti, Siz de Değişmelisiniz
Beklentilerimizin seviyesine yükselmez, eğitimimizin seviyesine düşeriz.
Birinin dikkatini çekmek istiyorsanız, ölü bir Yunanlı şairden alıntı yaparak başlayın.
Çocukken tekrar tekrar izlemekten en çok keyif aldıklarımdan biri Gilligan’s Island adında bir diziydi. Bu dizi, tropik bir limandan yelken açıp bir kasırganın içinden geçen ve sonunda ıssız bir adaya çıkan yedi kişilik bir turist grubunun maceralarından oluşuyordu. Diziyi ilgi çekici kılan, bu yedi kazazedenin birbirinden tamamen farklı oluşuydu.
• Hindistancevizleri ve bir parça telden telsiz yapabilen ama gemideki küçücük bir deliği tamir edemeyen çok zeki bir profesör vardı.
• Sinirlendiği zaman insanlara şapkasıyla vurup duran ve “ahbap” kelimesini tarihteki herhangi bir insandan daha fazla kullanan bir kaptan vardı.
• Kusursuz güzelliği kimin temsil ettiği konusunda gezegenin her yanındaki erkekler arasında bitmek tükenmek bilmez tartışmalara sebep olan Ginger Grant ile Mary Ann Summers vardı.17
• İyi kalpli ama safdil, ikinci kaptan Gilligan vardı, nedense adaya onun ismi verilmişti.
Ama en etkileyici iki karakter, kendilerini birdenbire çok rahatsız bir durumda bulan milyarderler III. Thurston Howell ile karısı Eunice’ti. Bu ikisi dizinin komedi malzemesiydi çünkü adada mahsur kaldıkları tüm süre boyunca müsrif, lüks yaşam biçimlerinin aldatıcı görünümünü korumaya çalışıyorlardı. İzleyici de gülüyordu çünkü Howell’lar tüm oyunun değiştiğinin farkında değildi. Bu, Howell’ların komedisiydi. Etraflarında her şey değişmiş olsa da onlar hiçbir şeyin değişmesini istemiyordu. Bu yüzden inkâr içinde yaşıyorlardı.
İşte mesele bu. Bence pek çoğumuz III. Thurston Howell ve Eunice’le ilişkilendirilebiliriz. Pek çok ebeveyn bir noktada onlar için oyunun değiştiğini ve eski oyunu daha fazla sevdiklerini hisseder. Bir gün uyanırsınız ve o tatlı, masum, basit çocuğunuz resmen bir gecede çok karmaşık, tamamen farklı ve zaman zaman düpedüz kafa karıştırıcı bir ergene dönüşmüş gibi hissedersiniz.
Salı günü yattınız ve çarşamba günü kalktığınızda oyunu tamamen değişmiş buldunuz. Bir dakika önce hoş bir teknede seyahat etmekteydiniz ve bir dakika sonra ıssız bir adada mahsur kaldınız.
Böyle hissediyorsunuz, çünkü bu pek çok bakımdan doğru.
Çocuklar ergenliğe geçerken fiziksel, bilişsel, duygusal ve sosyal dünyaları çarpıcı biçimde değişir. Ergenlerin ebeveynlerinden ihtiyaç duydukları şeyler de değişir.
Hayattaki pek çok büyük değişim, aslında kendinizi hiç hazır hissetmediğiniz çok hızlı, neredeyse ani geçişler gerektirir. Bütün anne babalar ilk çocuklarını hastaneden eve getirdikleri zamanı hatırlar. Eskiden sadece bir çifte ait olan evin içinde artık yepyeni bir can vardır. Gerçekten kelimenin tam anlamıyla bir gecede her şey değişmiş gibidir.
Aynısı çocukluktan ergenliğe geçerken de geçerli. Oyunun kuralları değişti. Eğer siz de onunla birlikte değişmezseniz etkili olamazsınız.
Peki ne yapacaksınız? Sorduğunuza memnun oldum.
Çocuklar küçükken, bedenlerinin narin doğası ve neredeyse tümüyle bağımlı olmaları dolayısıyla, yetişkinlerin hem koruyucu hem de besleyici ortamlar sağlamak konusunda proaktif olması gerekir. Bu hava trafik kontrolörü aşamasıdır. Küçük çocuklarla ilgilenirken hava trafik kontrolörü gibi olmanız gerekir. Ne yediklerini kontrol edersiniz. Nereye gittiklerini. Kiminle oynadıklarını. Ne zaman yattıklarını. Burunlarına ne soktuklarını. Çünkü hava trafiğinin kontrolü işinde olduğu gibi, eğer işinizi iyi yapmazsanız birilerinin canı yanabilir. Çocuğunuzun yaşamının neredeyse her yönü konusunda tetikte ve dikkatli olmanız gerekir. Dahası, böyle yapmadığınızda bunun sorumsuzluk olduğunu bilirsiniz.
Hava trafik kontrolörünün rolü çok önemlidir ama eninde sonunda etkisini kaybeder. Bu stratejiler bir süre harika işler ve sonra aniden işe yaramaz olurlar. Süreleri dolar. Süt gibi. Laktoz duyarlılığınız yoksa. Bu durumda da daima şişkinlik hissetmenize yol açarlar. (Bu benzetmenin kontrolünü kaybettim galiba.)
Arabayla üniversiteye gitmek üzere olan bir ergen hayal edin. Üniversite öğrencisi araca yaklaşırken, annesi ya da babası kocaman olmuş çocuğunu kaldırıp arabaya bindiriyor, içeri eğiliyor ve ergenin emniyet kemerini bağlıyor. Çok tuhaf olurdu, değil mi?
Neden? Çünkü farklı bir aşamadalar. Çocuklar ergenliğe girer girmez, ebeveynlerinden ihtiyaç duydukları şeyler ciddi biçimde değişir. Bu haksızlık gibi gelebilir çünkü bir zamanlar gayet etkili olan aynı yöntemler artık sinir bozucu derecede etkisizdir.
Eğer ergen çocuğunuzu hava trafik kontrolörü aşamasında olduğu gibi kontrol etmeyi denerseniz geri teper. Bu da çok kötü olur çünkü son on yılı bu rolü mükemmelleştirmekle geçirdiniz. Bu işte iyisiniz, evet ama ergeninizin artık ona ihtiyacı yok.
Mesele bir ergense ortada ya kontrol vardır ya da gelişim. İkisi birden olmaz.
Bunu bir düşünün: Sadece birkaç yıl sonra onu evden göndereceksiniz. Gerçekten çok zor bazı durumlarla karşı karşıya kalacak. Kendi işlerini görebilecek yeterliliğe sahip olduğunu bilmekten gelen o özgüvene ihtiyacı olacak. Koç düşünce yapısını benimsemek,
17
Bu konuyu daha fazla uzatmak istemiyorum çünkü bu tartışma gereksiz ihtilaflara neden olabilir, yine de şunu söylememe izin verin: UCLA Tiyatro Bölümü’nden mezun biriyle evlendim, dolayısıyla belli ki Ginger’ı tutuyorum.