Dünyanın kanlı tarihi. Jacob F. Field

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Dünyanın kanlı tarihi - Jacob F. Field страница 7

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Dünyanın kanlı tarihi - Jacob F. Field

Скачать книгу

şiddete bırakmıştı. 1492’de Katolik kraliyet çifti Fernando ile ısabel tüm Yahudileri İspanya’dan sürdü.

      LONDRA KULESİ

      İngiltere’deki Norman işgalinden sonra “Fatih William” adıyla da anılan I. William otoritesini dayatmaya başladı. Bu otoritenin en kalıcı sembolü Londra Kulesi’ydi.

İdam Sehpası: Köylüler Ayaklanıyor

      1381’de İngiltere halkı, ülke tarihinin en büyük ayaklanmasını gerçekleştirdi. İngiltere genelindeki huzursuzluk en çok ülkenin güneydoğusunda kendini hissettiriyordu. Köylülerin lideri Wat Tyler Londra’ya giderek taleplerini genç Kral II. Richard’a iletirken bir yandan da başka bir grup köylü Londra Kulesi’ni basıp kraliyet odalarını yağmalıyordu. Hem Canterbury Başpiskoposu hem de Lordlar Kamerası Başkanı olan ve pek sevilmeyen Simon Sudbury şapelden sürüklenerek çıkarıldıktan sonra kafası taşa yatırıldı. Celladın deneyimli olmamasından olsa gerek, kafasını kesmek için sekiz vuruş gerekti. Sudbury, piskoposluk tacı başına çivilendikten sonra kesik başı sokaklarda gezdirildi. Ayaklanma Tyler’ın kralla olan görüşmesi esnasında Londra belediye başkanı tarafından öldürülmesiyle yatıştı.

Kule’deki Prensler

      1483 yılının Nisan ayında IV. Edward’ın ardından on iki yaşındaki oğlu V. Edward tahta çıktı. Amcası Gloucester Dükü Richard, kendisini Edward’ın koruyucusu olarak atadı ve Edward ile erkek kardeşini Londra Kulesi’ne hapsetti. Haziran’da Richard kendini kral ilan etti, prenslerse hapis tutulmaya devam ettiler. Prenslerin destekçileri onları kurtarmayı planlarken Richard iddialara göre isyanı önlemek için öldürülmelerini emretti. 1674’teki onarım çalışmalarında Londra Kulesi’nde iki çocuk iskeleti bulunmuş olsa da prenslere tam olarak ne olduğu bilinmiyor.

      Kanlı Kule

      HALKIN HAÇLI SEFERİ: KÖLN’DEN YAMYAMLIĞA

      1095’in Kasım ayında Papa II. Urbanus, Türk saldırısı altında olan Bizans’a yardım etmek ve Kudüs’ü geri almak amacıyla bir Haçlı Seferi düzenlenmesi için vaaz verdi. Bu vaaz nedeniyle Avrupa’da yer yerinden oynadı. Sadece şövalyeler ve asiller değil, köylü ve şehirliler de çok hevesliydiler. Keşiş Pierre halktan destek almak için bütün Avrupa’yı dolaştı. 1096 Nisan ayına kadar, gerekli donanımlara sahip olmayan, neredeyse tamamı eğitimsiz çok sayıda kadın ve çocuğun da arasında bulunduğu 40.000 kişi topladı. Bu karmakarışık orduyla Köln’den Kudüs için yola çıkıldı.

      Keşiş Pierre

      İlk sorun, yerlilerle bir tartışma sonucu garnizonun Haçlılara saldırdığı Niş’te çıktı. Ağustos’ta Konstantinopolis’e ulaştıklarındaysa sayıları 30.000’e inmişti. Anadolu üzerinden yürüyüşlerine devam ederken tartışmalar gruplaşmalara neden oldu. 21 Ekim’de İznik’ten çıkanların sayısı 20.000’di.

      Kutsal Topraklar’daki merkezler

      Türk ordusu şehrin dışında tuzak kurmuştu. Öğle olduğunda köleleştirilecek bir avuç yakışıklı ve güzel çocuk dışında Haçlıların çoğu katledilmişti. Halkın Haçlı Seferi’nden, daha sonra perişan bir topluluk olan Tafurları oluşturacak çok az sayıda insan canlı kurtuldu. Tafurlar, yalın ayak, pis, çuval bezlerine sarınmış, tokmaklarla silahlanmış şekilde gezip çimen ve köklerden beslenerek ve hatta bazen düşmanlarının cesetlerini bile pişirip yiyerek hayatta kalmışlardı.

      Keşiş Pierre’in keşif gezisinin başarısızlığını dikkate almazsak Birinci Haçlı Seferi büyük bir başarı sayılırdı. 1097’de Kutsal Topraklar’a ulaşan ve daha organize olan Baronların Haçlı Seferi, Halkın Haçlı Seferi’nin kalıntılarının üzerine gerçekleşmişti. 1099’da Kudüs alınarak Hıristiyan bir krallık kuruldu.

      HAZIMSIZLIĞA KARŞI SAVAŞTAN ON DOKUZ YILLIK İÇ SAVAŞA

      İngiltere’ye 1100’den beri hükmeden I. Henry, Fatih William’ın oğluydu. 1135’te kızı Matilda’yı görmek amacıyla Normandiya’ya yaptığı bir ziyaret esnasında öldü. Sebebi aşırı bufa balığı tüketimi sonucu mide fesatıydı. Henry bu kılçıksız, yılan balığı benzeri yaratığı özellikle yumuşak ve yağlı eti nedeniyle seviyordu. Henry, varisi olarak kızını seçmiş olsa da Matilda ile kuzeni Bloisli Stephen viras konusunda karşı karşıya geldiler. Aralarındaki taht kavgası “Anarşi” olarak da bilinen iç savaşa dönüştü ve ancak 1154’te Stephen’ın Matilda’nın oğlu Henry’yi varisi olarak kabul etmesiyle son buldu. Stephen Ekim ayında beklenmedik bir şekilde hayatını kaybedince Henry rahatça tahta çıktı.

Çarşafın Katlettiği Kral

      Alaungsithu, 1113’ten beri Burma kralıydı. Yarım asırdır krallık yapan Alaungsithu seksen bir yaşında hastalanıp bilincini kaybetti. Oğlu Narathu bunu tahta geçmek için bir fırsat bilerek babasını saraydan tapınağa taşıttı. Alaungsithu sonunda kendine geldiğinde son derece öfkelendi, fakat oğlu kral olmaya kararlıydı ve aceleyle tapınağa gitti. Babasını yatak çarşafıyla boğarak öldürdü. Narathu tahta giden yolda ayrıca kardeşini de zehirledi. Fakat yaptığı tüm kötülükler sonunda kendisine geri döndü. 1170’te kızını öldürdüğü bir amirin adamları tarafından katledildi.

      KATEDRALDE CİNAYET: THOMAS BECKET’İN ÖLÜMÜ

      Thomas Becket, II. Henry zamanında saraydaki en önemli görevlerden biri olan Lordlar Kamerası Başkanıydı. Katolik Kilisesi’ninkinden ziyade kraliyetin çıkarlarını önemseyeceğini düşünerek Henry 1162’de Thomas Becket’i Canterbury Başpiskoposluğu’na atadı. Fakat büsbütün yanılmıştı: Becket kilisenin en güçlü destekçilerinden çıkınca Henry ile araları açıldı.

      Gerginliği şiddete dönüştüren olay 1170 yılının Haziran ayında gerçekleşti. York Başpiskoposu, Henry’nin oğlunu genç kral ilan edince Canterbury Başpiskoposu’nun İngiltere kralını taçlandırma hakkına el uzatmış oldu. Her ne kadar bunu veraset sisteminin sorunsuz işlemesi için yapmış olsa da aslında Genç Kral Henry 1183’te babasından önce ölmüştü. Başpiskoposun bu eylemine karşılık Aralık ayında Becket taç giyme törenine katılan tüm piskoposları aforoz etti.

      Thomas Becket’in cinayeti

      Normandiya’da bulunan Henry büyük öfkesini “Nasıl sefil hainler atamışım ki efendilerinin niteliksiz bir rahip tarafından böylesine utanç verici bir şekilde aşağılanmasına izin veriyorlar,” sözleriyle dile getirmişdi. Becket’i tutuklamak için bir heyet gönderildi. Başlarında Henry’nin sözlerine çok alınan dört şövalye vardı. Şövalyeler resmî heyetten önce varıp 29 Aralık’ta Becket’i katedralde sorguya çektiler. Suçlamalar havada uçuşuyordu. Becket katedralin kutsallığının kendisini kurtaracağına inanarak pes etmedi. Şövalyeler kılıçlarını çekip Becket’in üzerine gittiler. İlk darbe yere düşürmeye yetmişti. Sonrasındaki ölümcül darbeyse o kadar güçlüydü ki kılıç kırılarak yere düştü.

      1171’de

Скачать книгу