Hüzünlü Mısralar. Vagıh Behmenli
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу Hüzünlü Mısralar - Vagıh Behmenli страница 5
Sevgiden söz açaydım
Ne kadar ki seven var
Bütün hasretlilerin
Olaydım konağı ben
Bu akşam sevgilimle
Görüşmüşüm yahu ben
İYİDİR
Güllerin içinde nergis, menekşe
Dalın üstünde yaprak güzeldir
Kuşlar kanatlanıp gökte süzülürler
İnsana yer güzeldir toprak güzeldir
Yaş geçince ömrüne seksen derler
Yüksek ve hızlı olana ihsan derler
Başını aşağı eğsen derler
Gayretsiz olmaktansa ölmek güzeldir
Gönül yüz çevirdi kederden ahtan
Temizlik almıştır ayna sulardan
Yüz yıl ayaklarda çorap olmaktan
Bir gün başa külah olmak güzeldir
KIYMET
Ey felek verseydin yaman olurdu
Dünyada herkesin düz kıymetini
Çoğu varlıktan çıkıp çıplak kalırdı
Her adam alsaydı öz kıymetini
Gör kimler mahcuptur vicdan yanında
Yolun ne gücü var tufan yanında
Anlamaz yanında nadan yanında
Yitirir altın gibi söz kıymetini
Öyle ki dünyayı eyledik sığınak
Doldu göğsümüze bin sevinç, bin ah
Od çıkıyor tepemden yanıyorum Allah
Kışa denk tutunca yaz kıymetini
Hak işi yıllardan yıla koyuyorlar
Adamı hallerden hale koyuyorlar
Kadifeye, atlasa, şala koyuyorlar
Bir arşın didilmiş bez kıymetini
Göğün kaşı gözü kararmış yine
Ruhumun aynası bürünmüş sise
Vaqif bu ne kıymettir verirler sana
At ayakaltına ez kıymetini
VAR
Yedi çadır kurmaya
Göğün yedi katı var
O katlara varmaya
Arzın akıl atı var
Sabahı hızlı geçiren
Bu yolun sonu gece
Gör bizim katta nice
Akıllı var deli var
Umutların yok sonu
Kimdir tutan dünyayı
Kendini yorma canım
Kullanacak araç var
Bu felek bitirmeyen
Yeniden yetirmeyen
Mezarları yitirmeye
Çayırı var otu var
Zaman hemen şimdiki
İyilerdir gamın ki
Yeter hakka kimin ki
Omzumda kanat var
VAKTİDİR
İnsaf eyle elimden tut
Gözümün dolan vaktidir
İçim kalkıyor bulut bulut
Akşamın gelen vaktidir
Felek geçirmiş tırnağına
Adımı yazmış defterine
Bağlandım gam askerine
Açılıp talan vaktidir
Payız salıyor yaprağımı
Rüzgâr kovuyor konanımı
Kanımdaki gül bağının
Sararıp solan vaktidir
Köhne derdin çiçek olan
Güllerin akbirçek olan
Yalanların gerçek olan
Gerçeğin yalan vaktidir
Kır atımdan eyer akan
Boğazımdan kahır akan
Gözlerimden zehir akan
Dilimin yılan vaktidir
Yollarımın sırra giden
Gider gelmez yere giden
Dost tanışını fikre giden
Yâdların gülen vaktidir
Felek göğsümü yırtmış
İnsaf edip ince yırtmış
Han bacının yakasın yırtmış
Saçını yolan vaktidir
YÜREĞİM
Yaz gününden sıcak yığan
Sümbül benim yüreğimdir
İbiğinden nağme yağan
Bülbül benim yüreğimdir
Hazin hazin dalgalanan
Gözünde nem sıralanan
O bulut mu dalgalanan
Ak tül benim yüreğimdir
Göy çimene giren olsan
Bir gül açtı görür olsan
Kan ağlar derecek olsan
O gül benim yüreğimdir
GÖNLÜMÜ
Alıp ezel günden beri
Nergis menekşe gönlümü
Bir ela göz nazlı peri
Salmıştır işe gönlümü
Yüz çevirip gittin nere
Bensiz gidip yettin nere
Saf aşkımı attın nere
Kırdın cam olan gönlümü
Kıymadın bir sözü bana
Yüz dert verdin azı bana
Ne çok gördün yazı bana
Ekledin kışa gönlümü
Kollarına girebilsem
Saçlarını örebilsem
Bin yaşarım görebilsem
Gönlüne çifte gönlümü
BU GÜZEL
Yüreğimi üzdü benim
Üzdü bu güzel, bu güzel
Sineme od dizdi benim
Dizdi bu güzel bu güzel
Nur