Mister Pickwick'in Maceraları II. Cilt. Чарльз Диккенс
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу Mister Pickwick'in Maceraları II. Cilt - Чарльз Диккенс страница 29
![Mister Pickwick'in Maceraları II. Cilt - Чарльз Диккенс Mister Pickwick'in Maceraları II. Cilt - Чарльз Диккенс](/cover_pre1271431.jpg)
Arabanın içinde yalnızca iki ve üstünde de üç yer olduğundan Sam hepsini vakit kaybetmeden ayırttı ve para üstünün içine karışan bütün parayla ilgili gişe memuruyla şakalaştıktan sonra George and Vulture’a doğru yola koyuldu. Sonra da yatma vakti gelene kadar kıyafet ve ıvır zıvırı olabilecek en küçük hâle getirip menteşe ve kilidin kuş olup uçtuğu birtakım kutuları sağlam biçimde sabitlemek için mühendislik dehasını konuşturdu.
Ertesi sabah seyahat için pek elverişsiz bir gün olduğu ortaya çıkmıştı: Hava kapalı, nemli ve yağışlıydı. Gidip gelen atlar âdeta buhar tüttürdüğünden dışarıda oturan yolcular gözle görünmez olmuşlardı. Gazete satıcıları âdeta rutubetli görünüyor ve küf kokuyorlardı. Portakal satıcıları kafalarını faytonlardan içeri soktukça şapkalarından damlayan sular içerisinin havasını ferahlatıyordu. Beş bıçaklı çakı satmakta olan Yahudiler, umutsuzca bıçaklarını toparlıyorlardı. Cep kitapları satıcıları ürünlerini kendi ceplerine doldurmak suretiyle denemiş oluyorlardı. Saat zincirleri ve ekmek kızartma çatalları indirimdeydi. Kalem kutuları ve süngerlere artık rağbet edilmiyordu.
Mr. Pickwick yirmi dakika erken geldiklerini öğrenip, bavulları fayton durduğu anda üşüşen sekiz hamaldan kurtarma görevini Sam Weller’a bırakıp, insana has hüznün son durağı olan yolcu odasına gitti.
White Horse Durağı’nın dinlenme odası elbette ki konforsuzdu. Zaten konforlu olsa yolcu odası olmazdı. Bu oda, binanın sağ kanadındaydı. Sanki aslında gönlünden mutfakta ocak olmak geçen bir şömine; isyankar bir ocak demirini, maşayı ve bir de ateş karıştırıcısını peşine takıp tıpış tıpış buraya yerleşmiş gibiydi. Yolcular biraz mahremiyete sahip olabilsinler diye mekân bölme bölme ayrılmış ve içerisi bir saat, bir ayna ve kanlı canlı bir garsonla donatılmış olsa da bu son unsur dairenin bir köşesine yalnızca bardak yıkaması için konulmuştu.
Sözünü ettiğimiz bugünde, bu bölmelerden birinde yaklaşık kırk beş yaşlarında, geniş ve parlak bir alına ve başının yanlarıyla arkasını kaplayan bol miktarda saçla uzun siyah favorilere sahip ciddi ifadeli bir adam oturmaktaydı. Üstünde, düğmeleri çenesine varan bir ceket vardı ve fok tüyü bir seyahat takkesiyle, bir palto ve pelerin de yanındaki koltukta duruyordu. Mr. Pickwick içeri girince epey asil bir tavır sayılabilecek sert ve otoriter bir havayla başını kahvaltısından kaldırdı. Bizim beyefendiyi ve dostlarını gönlünce inceledikten sonra sanki birinin ondan faydalandığından şüpheleniyormuş ama buna müsaade etmeyecekmiş gibi bir edayla mırıldanmaya başladı.
“Garson.” dedi bıyıklı beyefendi.
“Buyurun efendim.” diye yanıtladı pis suratlı ve suratı kadar pis bir havlu taşımakta olan adam, az önce bahsettiğimiz köşesinden çıkarak.
“Biraz daha ekmek.”
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.