kelimesiyle benzerlik taşır. Karayip dilinde Ku, ev anlamına gelir; özellikle tanrıların tapınağı veya evi. İlk İspanyol kaşifler bu kelimeyi cue imlasıyla benimsediler ve bu kelimeyi keşfettikleri ulusların kutsal binaları için kullandılar. Sözgelimi, Tezcuco yakınlarındaki büyük Teotihuacan mezarlığından Llano de los Cues olarak bahsederler.
43
Yüce gökkubbe, uzak dağlar bize mavi göründüğü için, mavi bir yüzey de bizden uzaklaşıyor gibi gözükür. Bizden uzaklaşan çekici bir nesneyi arzulu bir şekilde takip edeceğimiz için, maviye bakmayı seviyoruz. Bize baskı yaptığından değil, bizi peşinden sürüklediği için.” Goethe, Farbenlehre, 780-781.
44
Loskiel, Geschichte der Mission der Evang. Brueder, s.63: Barby, 1789.
45
Cennet (ç.n.)
46
Cogolludo, Historia de Yucathan, lib. iv. cap. vii.
47
Rel. De la Nouv. France. 1636, s.107.
48
Bu kelime, Gallatinler’in kelime hazinesinde bulunur (Transactions of the Am. Antiq. Soc., ii. cilt) ve bu seçkin etnoloğu doğu kabilelerinin Yüce bir Varlık için sahip oldukları kavramlar ne olursa olsun Quakerlerin öğretisine atfetmeye teşvik etmiş olabilir. Zira bunu birden fazla yerde yapmaktadır.
49
Bruyas, Radices Verborum Iroquaorum, s.84. Bu çalışma, Shea’s Library of American Linguisties’te bulunmaktadır ve filoloji bilimine eşsiz bir katkıdır. Aynı etimoloji, Lafitau tarafından da verilmektedir, Maurs es Sauvages, Almanca tercümesi., s. 65.
50
Ruhsal (ç.n.)
51
Hayalet ve fırtına, nefes ve esinti (ç.n)
52
Bu konuda faydalandığım kaynaklarım şunlardır: Riggs, Dict. Of the Dakota, Boscana, Account of New California, Richardson’s and Egede’s Eskimo Vocabularies, Pandosy, Gram. And Dict. Of the Yakama (Shea’s Lib. of Am. Linguistics) ve Aztekler için Abbé Brasseur.
53
Bu ifadeler Gallatin dilinin kelime hazinesinde bulunur. Adair’in düşüncesine göre son bahsedilen issto ulla veya ishto hoollo (yüce insan) kelimesinden gelir. Zira Çoktav dilinde sıfatlar nitelendirdiği ismin önünde yer alamaz. Bunun gerçek anlamı, ishtali (fırtına rüzgârı) ve hustolah (rüzgârlı mevsim) gibi Krikçe kelimelerde görülebilir.
54
Webster hurricane kelimesini Latince furio’dan türetmektedir. Ancak Oviedo, Hispaniola’nın tarifinde şöyle söyler: “Hurakan, in lingua di questa isola vuole dire propriamente fortuna tempestuosa molto eccessiva, perche en effetto non e altro que un grandissimo vento e pioggia insieme.” Historia dell Indie, lib. vi. cap. iii. Keçuva dilinde huracan kelimesinin, “Bir su akıntısının diklemesine akması” anlamına gelen huraca fiilinin şimdiki zamanda üçün tekil şahıs çekimi olması bir tesadüftür (belki bundan fazlasıdır). Markham, Quichua Dictionary, s. 132.
55
Oviedo, Rel. De la Prov. De Cueba, s. 141. ed. Ternaux-Compans.
56
Garcia, Orijen de los Indios, lib. iv. cap. xxii.
57
Bkz. Rel. De la Nouv. France pour l’An 1637, p. 49.
58
Bay Morgan, The League of the Iroquois isimli mükemmel çalışmasında bu terimlerin etimolojisiyle ilgili bilgisizliği yüzünden yanlış yönlendirilmiştir. Schoolcraft’ın görüşleri için Oneota isimli eserine bakınız, s. 147. Bu konu, şu eserde ustaca ele alınmaktadır: Etudes philologiques sur quelques langues sauvages de l’Amérique, s. 14: Montreal, 1866. Karşılaştırma için bkz.: Shea, Dict. Français-Onontagué, önsöz.
59
Qui ne prend aucun soin des choses iey bas.” Jour. Hist. d’un Voyage de l’Amérique, s. 225: Paris, 1713.
60
Bu konuşmayı Inca Yupanqui’ye atfederken bunun yerlilerin genel fikri olduğunu açıkça söyleyen Balboa’nın izinden gittim (Hist. du Pérou, s.62. ed. Ternaux-Compans). Diğerleri bunu İnkalara atfetmektedir. Bkz. Garcilasso de la Vega, Hist. des Incas, lib. viii. 8. Bölüm ve Acosta, Nat. And Morall Hist. of the New World. 5. Bölüm. Olay ve olayın gerçekleştiği yaklaşık zaman kesinlikle doğrudur.
61
Xeres, Rel. De la Conq. Du Pérou, s. 151, ed. Ternaux-Compans.
62
Prescott, Conq. Of Mexico,i. s.192, 193 Ixtlilxochit’in yetkisiyle.
63
Brasseur, Hist. du Mexique, iii. s.297 dipnot.
64
Kullandığım pek çok kaynak arasından yalnızca şunlardan bahsedeceğim: Heckewelder, Acc. Of the Inds. s. 42, Duponceau, Mém. Sur les Langues de l’Amér. Du Nord, s.310, Peter Martyr, De Rebus Oceanicis, Dec. i., cap. 9, Molina, Hist.of Chili, ii. s.75, Ximenes, Origen de los Indios de Guatemala, s.4 ve 5, Ixtlilxochitl, Rel. Des Conq. Du Mexique, s.2. Bu ifadeler, en titiz şekilde incelenmeye tabidir. Azteklerin Yüce Varlığının unvanı Tloque nahuaque, tloc (birlikte) ve nahuac (yanında, vasıtasıyla, ile) kelimelerine tüm varlıkların ve varoluşların efendisi anlamını veren iyelik formlarının eklenmesinden oluşur (alles Mitscyns und alles beiseyns, bei welchem das Seyn aller Dinge ist. Buschmann, Uber die Aztekischen Ortsnamen, s. 642). Alkonkin dilindeki Kittanittowit ifadesi; kitta (yüce), manito (ruh), wit (bir varlık kipine işaret eden bağıl bir çekim eki) ögelerinden oluşmakta ve Yüce Yaşayan Ruh anlamına gelmektedir (Duponceau). Bu iki ifadenin yerli kökenli olduğuna şüphe yoktur. Kiçe efsanelerinde Yüce Varlık Bit (çömlek yapmak, şekillendirmek) fiilinin isim hali Bitol (Yaratan) ve tzak (inşa etmek) fiilinin isim hali Tzakol (Yapıcı) olarak adlandırılır. Guyanalı Aravaklar, bir ilk sebep olarak kabul ettikleri en yüce varlıklarına Aluberi demekteydiler: alin (yapan) kelimesinin fiil hali (Martius, Ethnographie und Sprachenkunde Amerika’s. i. s. 696).
65
Geschichte der Amerikanischen Urreligionen, s.403.
66
Bruyas, Rad. Verb. Iroquaeroum, s.38.
67
Alcazar, Chrone-historia de la Prov. De Toledo, Dec. iii., Año viii., cap. iv: Madrid, 1710. Bu eşsiz çalışma, Rahip Rogel’ın mektuplarının günümüze ulaşan tek nüshalarını içerir. Shea, History of Catholic Missions isimli çalışmasında onun ismini yanlışlıkla Roger diye yanlış yazar.
68
Bu isim Duponceau tarafından tümüyle incelenmektedir: Langues de l’Amérique du Nord, s.309.
69
Discourse on the Religion of the Ind. Tribes of N. Am., s.252 Trans. N.Y. Hist. Soc. İçinde.
70
Mueller, Amer. Urreligionen, s.265, 272, 274. Şöyle ifade etmektedir: “Bu kabileler arasında düalizm çok belirgin değildir;” birkaç sayfa öncesinde Karipler hakkında şöyle söyler: “Tanrılarla ilgili düalizmin ciddi şekilde gözlemlendiği söylenemez. İyi tanrılar, iyilikten çok kötülük yapar. Baskın olan dini duygu korkudur.” Böylesine yetersiz bir sonuca ulaşılmasının sorumlusu