Çengi. Ахмет Мидхат
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу Çengi - Ахмет Мидхат страница 10
Fakat ne fayda ki bu kararı da Peri’ye duyurmamada başarılı olamadı. Peri ise zikredilen bu karara sadece bir diş gıcırdattı ve yalnız bununla yetindi.
Vay! O gün Peri’nin Dadı Kalfa’ya gösterdiği iltifat! Önünde, arkasında dolaşır.
Dadı Kalfa’nın en küçük işlerine varıncaya kadar yardım ederek küçük bir vesileyi Dadı Kalfa ile konuşmak için fırsat bilerek başladığı sözleri de baş derdi gibi uzatır götürür.
Artık bu kadar girginlik gösteren Peri’ye, Dadı Kalfa da kötü muamele ile karşılık vermeye lüzum görmez ya! Zaten neden lüzum görsün? Biçare kızcağız bu akşam ölecek. Ömrünün son gününü de kavga ile dargınlık ile geçirmesine sebep olmanın da hiçbir manası yoktur.
Ne garip hâl! Peri Hanım da Arap hakkında aynı şekilde bu düşüncedeydi. Kendi kendisine derdi ki: “Zavallı Arapçık! Bu akşam ölecek. Artık ömrünün son gününü kavga ile dargınlık ile geçirmesine sebep olmanın da manası yoktur.”
Vay! Ölecek olan Arap mıdır? Yoksa Peri midir?
Peri’ye sorar iseniz Arap ölecektir. Arap’a sorar iseniz ölecek olan Peri’dir. Ak mı? Kara mı? Akşam belli olacaktır.
Bu belalı akşam da geldi çattı. Efendinin, Engürusizade Nafiz Efendi’nin konağında yemek yiyeceği haberi gelmekle oğlu Cemal Bey ve Dadı Kalfa üçü birlikte oturup yemek yediler. Artık Peri’de Dadı Kalfa’ya olan riayetleri görmeli. Yiyeceği eti koparıp Kalfa’nın önüne verir. Kalfa’nın önündeki kaşığı pek temiz bulamadığından bahisle alıp kendi önündeki kaşığı Kalfa’ya takdim eder. Gerçi kendi önündeki beyaz kaşığın üzerinde açık yeşile çalan bir şey görülür ise de maksat temizlik olmayıp sadece riayet olması münasebetiyle Arap da teşekkür etmekten geri durmaz. Yemekten sonra kahve içilmesi lazım gelir. Arap kahveyi getirip de arkasını döner dönmez, hanım, parmakları arasında bulundurduğu enfiye gibi bir şeyi kahvenin üstüne ekerek: “Aman Dadı Kalfa sen cömertliğinden bana kahvenin köpüklüsünü vermişsin, ama ben köpüklü kahve sevmem. Al bunu sen iç. Bana öteki fincanı ver.” diye kahveyi Arap’ın sakalına dayar. “Sakalı yok.” mu dediniz? Öyleyse çenesine dayar.
O akşam Dadı Kalfa, tütünün de bir lezzetini bulamamaya başlar. Çubuğun birini doldurup birini boşaltır ise de tütünde mi fenalık vardır nedir hepsinin içimini pek acayip bulur. Fakat Dadı Kalfa’nın içinden çıkan neşe baharı kabarıp beynine ulaşınca, oturduğu yerde dersini ezberlemekte bulunan ve henüz hafız olmayan ezberciler gibi sallanmaya başlar.
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.