1000 Mitolojik Karakter. Edward Sylvester Ellis

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу 1000 Mitolojik Karakter - Edward Sylvester Ellis страница 6

Жанр:
Серия:
Издательство:
1000 Mitolojik Karakter - Edward Sylvester Ellis

Скачать книгу

unutmuştur. Bkz. Tithonus.

      “Ama herkese yaşam sevinci veren Güneş,

      Gölgeli perdelerini Şafak Tanrıçası’nın yatağından,

      Kaldırmaya başlarken en uzak yerlerinde doğunun.”

William Shakespeare – Romeo ve Juliet

      Auster: Güney rüzgârı. Jüpiter’in oğullarından biridir.

      Avcılar: Bkz. Pan.

      Avernus: Zehirli bir göldür. Şairler bu gölden yeraltı dünyasının girişi olarak söz eder fakat aslında burası İtalya’nın Campania bölgesinde bir göldür.

      Averruncus Deus: İnsanları kötü işler yapmaktan uzaklaştırabilen bir Roma tanrısıdır.

      Avlanmak: Bkz. Diana.

      Ay: Eski insanlar Ay’a batışından önce ve sonra Hecate, hilal şeklindeyken Astarte ve dolunay halindeyken de Diana derdi. Bkz. Luna.

      “Akşamın gölgeleri göğe hâkim olunca,

      Ay kaldığı yerden devam eder muhteşem masalına,

      Ve her gece kulak kesilen yeryüzüne,

      Kendi doğum hikâyesini anlatır.”

Addison

      Ayı: Bkz. Calisto.

      Bacchus (Dionysus)

      B

      Baal: Fenikelilerin tanrılarından biridir.

      Baal-Peor: Şehvet ve müstehcenlikle ilişkilendirilen bir Moab tanrısıdır. Modern ismi Belphegor şeklindedir.

      Bacchantes: Bacchus rahibeleri.

      Bacchus: Şarap tanrısı. Jüpiter ile Semele’nin oğludur. Theseus tarafından terk edilen Ariadne ile evlendiği söylenir. Ariadne, Girit kralı Minos’un kızıdır. Bacchus’un çocuklarından en ünlüsü, evlilik tanrısı Hymen’dir. Bacchus bazen Dionisos, Biformis, Brisaeus, İacchus, Lenaeus, Lyceus, Liber ve özgürlük sembolü olan Liber Pater isimleriyle anılır. Şarap tanrısı genellikle asma yapraklarından bir taç takmış olarak tasvir edilir. Sol elinde bir thyrsos yani ucunda bir kozalak bulunan ve sarmaşık ya da asma yapraklarıyla sarılı bir tür değnek vardır. Arabasını aslanlar, kaplanlar veya panterler çeker.

      “Neşeli Bacchus, zevk tanrısı,

      Dünyayı içki ve danslarla büyülemiştir.”

T. Parnell

      Bacchus Âlemleri: İçkili cümbüşlerdir. Bacchus için düzenlenen curcunalı şenlikler böyle adlandırılmıştır.

      Bahar: Bkz. Vertumnus.

      Bahçeler: Bkz. Pomona (meyve ağaçlarının tanrıçası).

      Bal: Bkz. Aristaeus ve Dryadlar.

      Balıkçı: Bkz. Glaucus.

      Balios: Neptün tarafından Peleus’a düğün hediyesi olarak sunulan ve daha sonra Akhilleus’a verilen meşhur bir attır.

      Balmumu Tabletler: Bkz. Kalliope.

      Balta: Bkz. Daidalos.

      Barış: Bkz. Concordia.

      Bassarides: Bacchus rahibeleri için bazen bu isim de kullanılırdı.

      Başarı: Bkz. Bonus Eventus.

      Bataklıklar: Bkz. Limniadlar.

      Batı Rüzgârı: Bkz. Favonius.

      Baykuş: Bkz. Asklepios ve İtys.

      Bebekler: Bkz. Natio.

      Belagat: Bkz. Kalliope, ayrıca Polyhymnia.

      Belisama: Galyalıların bir tanrıçasıdır. Bu isim, Cennetin Kraliçesi anlamına gelmektedir.

      Bellerofontis: Kimera adlı canavarı öldüren kahramandır.

      Bellona: Savaş tanrıçası ve Mars’ın karısıdır. 24 Mart Bellona Günü olarak bilinirdi. O günde Bellona’ya samimiyetle inananlar, bıçaklarla kendilerini kesip kurban hayvanının kanını içerlerdi.

      “Dirae ile Discordia’nın izinde yürür Bellona,

      Ve demirden asasını başları üzerinde sallar.”

      Belphegor: Bkz. Baal-Peor.

      Belus: Kaldea dilinde Güneş’e verilen isim.

      Berecynthia: Kibele için kullanılan bir ad olup kaynağını ona tapınılan bir dağdan alır.

      Biformis: Hem sakallı hem de sakalsız olarak tasvir edilmesi sebebiyle Bacchus için kullanılan bir isim.

      Bilgelik: Bkz. Pollear, Minerva.

      Bilinmeyen Bir Tanrı: Bu Tanrı söz konusu olduğunda en uygun açıklama, Aziz Pavlus’un Atinalılara hitaben yaptığı konuşmadır. Bu konuşma Elçilerin İşleri’nin 17. Bölümü’nde kaydedilmiştir:

      “Ey Atinalılar! Sizin her bakımdan pek batıl inançlı olduğunuzu gördüm. Zira etrafı dolaşıp ibadetlerinizi seyrederken üzerinde BİLİNMEYEN TANRI’YA yazan bir sunak gördüm. İşte sizin bilmeden tapındığınız bu tanrıyı sizlere tanıtayım: Dünyayı ve içindekilerin tümünü yaratan, yerin ve göğün Rabbi olan Tanrı, elle yapılmış tapınaklarda oturmaz. Herkese yaşam, soluk ve her nimeti veren kendisi olduğuna göre, bir şeye gereksinmesi varmış gibi ona insan eliyle hizmet edilmez. Tanrı, bütün ulusları tek insandan türetti ve onları yeryüzünün dört bucağına yerleştirdi. Ulusların sürelerini ve yerleşecekleri bölgelerin sınırlarını önceden saptadı. Bunu, kendisini arasınlar ve el yordamıyla da olsa bulabilsinler diye yaptı. Aslında Tanrı hiçbirimizden uzak değildir. Nitekim ‘Onda yaşıyor ve hareket ediyoruz; onda varız.’ Bazı ozanlarınızın belirttiği gibi, ‘Biz de onun soyundanız.’

      Tanrı’nın soyundan olduğumuza göre tanrısal özün, insan düşüncesi ve becerisiyle biçimlendirilmiş altın, gümüş ya da taştan bir nesneye benzediğini düşünmemeliyiz. Tanrı, geçmiş devirlerin cahilliğini görmezden geldi. Ama şimdi her yerde herkesin tövbe etmesini buyuruyor. Çünkü dünyayı, atadığı O Kişi aracılığıyla adaletle yargılayacağı günü saptamıştır. O Kişi’yi ölümden diriltmekle bunun teminatını herkese vermiştir.”

      Bilmece: Bkz. Sfenks.

      Bitkiler:

Скачать книгу