Sevgili brütüs. Джеймс Мэтью Барри

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Sevgili brütüs - Джеймс Мэтью Барри страница 4

Жанр:
Серия:
Издательство:
Sevgili brütüs - Джеймс Мэтью Барри

Скачать книгу

fikrim yok, hanımefendi.

      LEYDİ CAROLINE

      (Bu noktadan itibaren Ğ’ler akıllı okuyucularımız tarafından sağlanmalıdır.)

      O halde Lob’un bizimle ilgilenmesinin nedeni, erdemimiz değil mi?

      MATEY

      (Düşüncesizce)

      Hayır, leydim. Ah hayır, leydim. (Bu, olumsuz bir etkiye neden olur.)

      BAYAN COADE

      Yine de biliyorsun ki pek sevimlidir efendin.

      MATEY

      (Kendini kaptırmış)

      Öyledir, hanımefendi. Dünyanın en sevimli iblisidir. Şey, affedersiniz, hanımefendi.

      JOANNA

      Özür dilemene gerek yok, çünkü söylediğin bir bakıma doğru. Bahçedeki çiçeklerini nasıl sevdiğini, onlarla konuştuğunu, sırf büyüsünler diye dil döktüğünü gördüm.

      ALICE

      (Belki de yanlış bir sıfat kullanarak) Gerçekten ilahi bir bahçe adeta.

      (Hepsi birden gözünü kırpmayan düşmana bakarlar.)

      BAYAN COADE

      (Diğerlerinden fazla kandırılmış değildir.)

      Ay ışığında ne kadar da güzel gözüküyor. Güller, her yerde güller var.

      (Rüyada gibi)

      Gençken böyle bir şapkam vardı.

      ALICE

      Lob öyle harika bir bahçıvan ki şapka bile yetiştirebileceğini düşünüyorum.

      LEYDİ CAROLINE

      (Sorduğuna pişman olacaktır.)

      Gerçekten de harika bir bahçıvan. Ama yaşına uygun mu bu? Kaç yaşında bu arada?

      MATEY

      (Kaçamaklı)

      Söylemiyor hanımefendi. Bence kaç yaşında olduğunu öğrenirlerse polis işe karışabilir diye korkuyor. Köyde yetmiş sene evvelinden onu tanıdıklarını ve o günden bugüne hiç değişmediğini söylüyorlar.

      ALICE

      Saçma.

      MATEY

      Haklısınız hanımefendi ama usturalarına ne demeli?

      LEYDİ CAROLINE

      Usturaları mı?

      MATEY

      Siz usturaları bilmezsiniz hanımefendi, evli değilsiniz çünkü; affedersiniz, yani henüz evli değilsiniz. Ama evli bir kadın, usturalarının sayısına bakarak bir adamın yaşını çıkarabilir. (Biraz korkmuştur.) Usturalarını gördüyseniz eğer, yeni moda jiletlerden tutun da o eski ve korkunç tıraş bıçaklarına kadar ne çok aleti olduğunu fark etmişsinizdir. Çağlar boyunca bunlarla yüzünü nasıl kazıdığını hayal edebiliyor insan.

      LEYDİ CAROLINE

      Epey eğlendiriyorsun insanı doğrusu. Efendin hiç evlenmiş mi?

      MATEY

      (Çok kaygısızdır.)

      Çoktan unutmuştur, hanımefendi.

      (Düşünceli)

      Merry England1’dan bu yana ne kadar zaman geçti?

      LEYDİ CAROLINE

      Niye soruyorsun?

      MABEL

      Kraliçe Elizabeth devrindeydi, öyle değil mi?

      MATEY

      Kendisinin Merry England’dan geriye kalan tek şey olduğunu söylüyor o küçücük adam.

      MABEL

      (Erkek kardeşleri vardır.)

      Lob mu? Sanırım Lob adında bir kriket oyuncusu vardı.

      BAYAN COADE

      Shakespeare’in bir oyununda Lob yok muydu? Hayır, tabii, Robin Goodfellow ile karıştırıyorum.

      LEYDİ CAROLINE

      Adları çok benziyor.

      JOANNA

      Robin Goodfellow, Puck’tı.

      BAYAN COADE

      (Tabii bir mutlulukla)

      Benim de düşündüğüm buydu. Lob, Puck’ın diğer adıydı.

      JOANNA

      Eğer Puck ölmeyi unutmuş olsaydı, kesinlikle bizim Lob gibi bir şey olurdu. Bu arada, çiçeklerine de Elizabeth devrinden kalma adlar vermiş.

      MATEY

      Çalı Bülbülü’ne hep Philomel der, hanımefendi. Söylediklerinize katkı olur belki.

      ALICE

      (Pek de bilgili biri değildir.)

      Hiç de katkısı olmadı. Şunu söyleyin bana: Hepinizi bilhassa yaz gündönümü haftası için mi çağırdı? (Evet, derler.)

      MATEY

      (Daha tedbirli bir şekilde sessiz kalmıştır.)

      Kesin öyle yapmıştır!

      BAYAN COADE

      Ne demek istiyorsun bakayım?

      MATEY

      Onların yaz gündönümünde burada olmalarını ister hep hanımefendi.

      ALICE

      Onların mı? Kimin?

      MATEY

      İşte o şeyi paylaşan kişilerin.

      MABEL

      Ne

Скачать книгу


<p>1</p>

Merry England: Kraliçe Elizabeth dönemindeki İngiltere için kullanılan bir ifade. O dönemde İngiltere güçlü ve zengindir; mutlu halk neşeli müzikler eşliğinde dans edip şarkılar söyler. (e.n.)