Davul Taşın Hikâyesi. Arslan Koyçiyev

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Davul Taşın Hikâyesi - Arslan Koyçiyev страница 7

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Davul Taşın Hikâyesi - Arslan Koyçiyev

Скачать книгу

Yoldaş Vaynşteyn. Ne istiyorsunuz?

      Vaynşteyn’in konuşmasını yarım dakika dinledikten sonra, gazetecinin başına ağrılar girmişti. Çok susadığını hemen unuttu. “Evet! Toplu mezarlarının keşfi hakkında yazmaktan çekinmediğim doğrudur. Makalemin şöhretinin Moskova’ya kadar bu denli kısa sürede yayılmasından daha da gurur duydum” gibi bir şeyler söylemek istedi ancak Rusçası buna yetmedi ve kendisini çaresiz hissetti. Sadece iki şey söyleyebildi:

      – Teşekkür ederim! Evet, yazar benim! Çok teşekkür ederim!

      Ama Vaynşteyn’in sonraki sözlerini duyduğunda, beyaz, şişmiş yüzü her zamanki gibi terledi, gözü seğirdi ve gülümsedi. Yüreğini rahatlatan iyi bir haber aldı. Önündeki duvarda asılı duran aynaya gülümsedi. “Yazdıklarım hemen Rusçaya çevrilmiş, ayrıca sizi bilgilendiren ve tam adresimi verenlere de teşekkürler! Evet şimdi aynen söylediğiniz gibi mezardakilerin isimlerini belirlemeniz gerekiyor. Bir sonraki hedefim onların peşinden gitmek, KGB arşivlerini açmak! “Ah zavallı, sizin babanız da mı otuzlu yıllarda vurulmuştu” diye konuşmak istemişti. İnsanın konuşmak isteyip de konuşamaması ne kadar kötü bir şeydi.

      –Sizin… babanız… Sizin babanız mı? diye kekeledi. O da mı öldürüldü? Bizim ülkemizde, Kırgızistan’da?

      – Evet, son bilgilerime göre, çağının büyük bir bilim adamı olan babam Mısır Bilimci İsaak Vaynşteyn hangi suçundan mahkûm edildi de Kırgızistan’da öldürüldü ve büyük ihtimalle kemikleri senin yurdunda bir yerlerde yatıyor. Büyük dağları arasında diyerek Mihail Vaynşteyn iç çekti. Bilmiyorum, muhtemelen Davul Taş’ta yeni keşfedilenler arasında çıkacaktır.

      – Belki.

      Gazeteci, Vaynşteyn adlı bir adamın bu evrende yaşadığını ve onun bir bilim adamı, büyük bir bilim adamı olduğunu anladı. Endişeli insanlar birçok meslek icat eder. Uzun bir kariyeri olduğunu anladı ama “Mısır Bilimci” kelimesini anlayamadı.

      Neden Kırgızistan’a geldi? Bir keresinde, yanılmıyorsam, otuzlu yıllarda göçebeleri geliştirme görevi verildiğini ve büyük Rus şehirlerinden çok sayıda gönüllünün işe alındığını duydum. Muhtemelen o da bunlardan birisidir. Geldiğinde ne iş yapmıştı?

      O günden bugüne babasının mezarını arayan Mihail, telefonun diğer ucuna bir şeyler anlatıyordu. Önceki günkü votka ile birayı karıştırma alışkanlığından dolayı başı ağrıyordu. Gazeteci telefonu kulağına sıkıca tuttu ve gergin bir şekilde ayağa kalkmaya çalıştı. İşte hikâyesi böyleydi.

      O zamanlarda Mihail dokuz yaşındaymış. Görünüşe göre babası İsaak Vaynşteyn’in Sovyet Kırgızistan’a sürgün edildiği yılı anlatıyordu. Of bu felakete üzüldük ama “Mısır Bilimcinizin” kim olduğunu bilemeyiz. Antik Mısır’ın efsanevi tarihini araştıran, taş oymaları okuyan ve onları araştırarak geçimini sağlayan bir adam olduğunu söylüyor. Vaynşteyn, genç bir adam olarak hayatını kazanmak için zulüm gördü ve küçük düşürüldü. Doğduğu, büyüdüğü Moskova’dan dünyanın yedi kat altına sürüldü, onun çektiklerini az kişi çekmiştir. Sonunda dibe vurmuş, kara bahtlı ve fakir biri oldu.. Evet, Mısır Bilimciydi, kara bahtlı bir Mısır Bilimci. Ala-Too’nun yamaçlarında hiç kendinize “Mısır Bilimci” demek istediniz mi? Sakin bir şekilde duran Ala-Too’muza yolunu kaybetmiş gibi “Mısır Bilimci” gelmiş mi yok mu, yoksa ayakları bu toprakları basmış yok mu kim bilebilir ki. Vaynştein’e ders vermeye gelen bilgeler “düzeltilmez burjuva” olarak anılan uzaktaki Kırgız halkına doğru kovmaya karar verdiler. “Çok fazla bilgi ve beceriniz varsa, dağlara taşınan insanların cehaletini ortadan kaldırmaya yardımcı olun” dediler. Yoksa sonsuza dek acı çekmesini sağlamak için bir komplo muydu yoksa Kırgızları bahane ederek kurtulmak mı istediler kısacası Vaynşteyn’i akla gelmeyen Frunze’ye taşınmasının nedeni buymuş.

      Oturup sonuna kadar dinleyebilmek, eksik bırakmadan beyaz bir kâğıda yazabilmek için arkasına yaslanıp rahatlaması lazımdı, ilginç bir hikâyeydi. Yakınlarda sadece yüz gram votka vardı. Gazetecinin elleri titriyordu ve başı dönüyordu, öfkeleniyordu ve merak ettiklerini duymak için acele ediyordu. Söz istedi.

      – Neden? dedi.

      – Ne neden? Mihail Vaynşteyn, dedi.

      – Sebep? Baban neden cezalandırıldı? Ne için cezalandırıldı? dedi gazeteci. Yoksa İngiltere için çalışan bir casus muydu?

      İstemsizce neden ceza aldığını sordu, beni daha sonra tekrar ara yoldaş. Hay anasını ondan kurtulmak kolay değildi. On iki yaşında babasını kaybeden adam, bu soruya cevap bulamadı. Buradaki bir adamın çektiği acıyla ne ilgisi var? Din hakkında bilgisi olmayan bir öğrenci gibi uzun bir ders almak, Tevrat ve İncil tarihi hakkında uzunca konuşmak zor gelmişti! Tevrat ve İncil! Of, aylarca ve yıllarca anlatsan da asla bitmeyecek bir hikâyeyi anlatmayı ne zaman bitirecek? Telefonun yazmıyor mu? Tevrat’ı daha önce hiç görmedim ancak yazı işlerinde bazı kişilerin inandığını biliyorum, İncil’i bir kez gördüm boşuna yalan söylemeyeyim, mukavva kapaklı çok kalın bir kitaptı. Çok kalındı. Kalın kaplanmış cildinin ağır olduğunu mu söylüyorsun? Bir kıssa, birkaç peygamber hikâyesi anlatan çokça kitap var. Rastgele açıp, “Tufan geldiğinde Nuh Peygamber altı yüz yaşlarındaydı.” diye yazılan yeri görür görmüştü.

      Конец ознакомительного фрагмента.

      Текст предоставлен ООО «Литрес».

      Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

      Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

      1

      Kırgızistan’da bir bölge ismi.

      2

      Rusların gizli polis teşkilatının ismidir.

      3

      Ortodokslarda İsa, Meryem veya ermişlerin tahta üzerine mumlu ve yumurtalı boyalarla yapılmış dinî içerikli resimleridir.

      4

      Süzme yoğurttan yapılan bir Kırgız yemişi.

      5

      Tabanca ismi.

Скачать книгу