Gönlün Göklerinde. Gabbas Kabışulı

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Gönlün Göklerinde - Gabbas Kabışulı страница 24

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Gönlün Göklerinde - Gabbas Kabışulı

Скачать книгу

daha sonra elimden geldiğince yardımcı oldum. Yardım ederken “Ben suçsuzum, ne olur bana küsmeyin, falanca insanlar mecbur bıraktılar.” demedim… O insan bunu hissedip anlamış da olabilir, “Yesenaliyev böyle yaptı, şerefsiz.” gibi düşüncelerle de gitmiş olabilir. Kim bilebilir ki… Ancak öyle şeyler beni çok üzerdi, kendi kendimi yerdim”dedi.

      (Dinmuhammed Konayev, Kazakistan Komünist Partisi Merkez Komitesi Birinci Sekreteri, Sattar İmaşev, Merkez Komite İdeoloji Sekreteri.)

      Parti sisteminde ben de 28 yıl çalıştım, “parti etiği”nin hem dışını hem içini çok gördüm. Bu nedenle Hakim Bey’i anlıyorum. Kültür Bakanlığı’nın, Yazarlar Birliği’nin, edebî yayın evlerindeki bazı üst görevde bulunanların Hakim Bey’e karşı kızgınlıklarını belirtip arkasından hakkında olumsuz şeyler söylediklerine şahit olmuşluğum vardı. Ancak o dönemler Hakim ağabeyle samimiyetim olmasa da kendi kendime “o, bunları kendisi yapmamıştır, muhtemelen üsttekiler yaptırmıştır” derdim.

      Daha sonrasında Hakim Bey’le tanıştım. Bazen yüz yüze, bazen telefonla görüşerek sırdaş ağabey ve kardeşe dönüştük…

      1986 yılının Aralık ayında M.Gorbaçov’un düzenbazlığı yüzünden Almatı’da yaşanan kanlı olayın sebepleri ile sonuçlarını araştırmayı ilk talep eden kişi Hakim Yesenaliyev’dir.

      4 Haziran 1988 tarihinde Kazakistan Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin Genel Kurul Toplantısı düzenlendi. Gündem konusu Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesi’nce Almatı’daki Aralık olayları hakkında alınan kararı ele almak idi. Tabii ki önceden verilen talimat gereği söz konusu karar oy birliği ile onaylanması gerekir. Hem bildiri sunanlar hem fikir beyan edenler verilen talimatın çerçevesinden çıkmadı. Hep başını sallayarak görüşleri destekleyenlerden olmak istemeyen Merkez Komite üyeliğine aday, Dışişleri Bakanı Yesenaliyev, oturum başkanlığına not göndererek söz hakkı istedi. Söz verilmedi. Biraz sonra yerinden fırlayıp herkesin karşısında sesli olarak söz istedi. Oturum başkanları geçiştirmeye, söz vermemeye çalışarak: “Tartışmaya son verme önerisi yapıldı” dediler. O arada Kızılorda Bölge Parti Komitesi Birinci Sekreteri, Merkez Komite üyesi Yerkin Avelbekov yerinden kalkıp: “Merkez Komite üyeliğine aday, Dışişleri Bakanı Sayın Yesenaliyev’e söz vermemek hoş bir davranış olmaz. Kabalık olmasın, Sayın Yesenaliyev’e konuşma hakkı verilsin.” diye talepte bulundu. Böylece Mihail İvanoviç kürsüye çıktı. Kısacası Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesi kararını olduğu gibi desteklemediğini belirtti. “Moskova’dan gelen yetkililer sadece iki gün durdular. Olayı tam olarak anlamadıklarından üstünkörü sonuç çıkardılar. Peki sizlere neler oluyor? Bakir toprakları işleme projesi başlayalı beri geçen 34 yıl içerisinde sıradan tarım uzmanlığı ve mühendislik görevinden Merkez Komite üyesi seviyesine yükselmediniz mi? Konuyu detaylı olarak inceleyerek doğruyu konuşacağınız yerde bir buçuk yıldır ağzınızı bıçak açmıyor.”dedi.

      Bizim partili efendiler yılan gibi büzüldüler…

      …Parti üyelerinin sessizliği sabrını tükettiği an Mihail Bey,Kazak Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Yüksek Kurulu Genel Kurul Toplantısı’nda aşağıdaki metni okudu:

      Kazak Sovyet Sosyalst Cumhuriyeti Yüksek Kurulu Başkanlığına Gensoru

      “Yüksek Kurul’un Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda milletvekillerinden bildiğimiz 1986 yılının Aralık ayı olayları sonrası yürütülen “kamu düzeninin kurulması” çalışmalarının fiziksel ve manevi sonuçları hakkında bilgi verilmesini rica ederim. İki yıldan fazla zaman geçmesine rağmen kaç kişinin yaşamını yitirdiği başta olmak üzere kaç kişinin Parti ve Komsomol üyeliğine son verildiği veya cezalandırıldığı, öğretim kurumlarından kaç kişinin eğitimine veya görevine son verildiği, kaş kişinin tutuklandandığı hakkında bırakın topluma bilgi vermeyi, Kazakistan Komünist Partisi Merkez Komitesi üyelerine ve Yüksek Kurul milletvekillerine herhangi bir bilgi verilmemiştir. Daha 30’lu yılların araştırılmamış yönleri tam tespit edilmemişken 80’li yıllarda onlara yenilerini eklemeye gerek yoktur.

      Bugün için Aralık olaylarının sonuçları hakkında sadece G. V.Kolbin, V. M. Miroşnik, N. G. Knyazev, V. İ. Yefimov ve belki de ülkemiz Komünist Parti Merkez Komitesi eski ve hâlihazırdaki üyeleri biliyor. Bundan dolayı milletvekilleri ile toplum temsilcilerinden oluşacak bir yetki komisyonunun kurulmasını talep ediyorum. Komisyona söz konusu olayla ilgisi olan kişilerin açıklamaları ile ilgili belgeler sunulmalıdır. Komisyon, ardından ülkemiz Yüksek Kurulu toplantısı ile Kazakistan Komünist Partisi Merkez Komitesi Plenumu’na konuyla ilgili sonuç raporu sunacaktır. Buna neden ihtiyaç duymaktayız? Nedeni ilk resmî açıklamalara şimdi, belirli bir zaman sonra şüphe ile bakılmasıdır. Aydınlar ve yüksek öğretim kurumları öğrencileri arasında eski bilgilere karşı şüphe artmaktadır. Bunların, tahmin edemeyeceğimiz sonuçlar doğurması pek mümkündür. Bu yüzden toplumun baskısı altında yapmaktansa öncelikle konuyu incelememizin daha doğru olacağını düşünüyorum. Aksi takdirde her tür gerçek ve adil sonuç ve raporlar daha çok şüpheyle karşılanacaktır. Başka bir deyişle acı daha da artmadan dindirilmeli, önlem alınmalıdır.

      Bu gensoru metninin ivedilikle ülkemiz Yüksek Kurul Başkanlığı üyelerine iletilmesini ve Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesi Devlet ve Hukuk Bölümü’nün bilgilerine sunulmasını rica ederim.

      Saygılarla,

      Kazak SSC Yüksek Kurulu Milletvekili, Kazakistan Komünist Partisi Merkez Komitesi üyesi adayı, Dışişleri Bakanı M. İSINALIYEV.

25 Nisan 1989.

      Aralık olaylarıyla ilgili komisyon bundan üç ay sonra, 27 Temmuz’da kurulur. Kazak SSC Yüksek Kurulu toplantısı sırasında. İki hafta sonra da M. İ. Yesenaliyev’in üzerine gitmeye başlanır. Yurt dışına yaptığı iş ziyaretinden sonra emekliye ayrılmaya dair dilekçe yazması talep edilir. “Gerçeği söyleyeni akrabası sevmez” diyen güzel milletim benim…

      Komisyon o sefer kurulmaya da bilirdi. Ancak Hakim ağabey peşini bırakmadı. O toplantıdan sonra şunları söyledi (konuşmasından alıntı): “…Milleti temsil eden yetkililere 1986 yılının Aralık ayı olayları sonrası yürütülen “kamu düzeninin kurulması” çalışmalarının fiziksel ve manevi sonuçlarıyla ilgili gensorunun Kazak SSC Yüksek Kurulu’na, SSCB Milletvekilleri Kurultayı’na bir ay kala tarafımca iletildiğini bilgilerinize sunarım. O zaman ülkemiz Parti Örgütü’ne G. Kolbin başkanlık ediyordu. Kendileri o zaman burada çalışıyordu ve başarılı bir şekilde kendi reklamını yapmakla meşguldü. Bahsettiğim gensoruya üç ay boyunca tepki ve cevap verilmemesi üzücüdür. Olaylar, bizim görevde olduğumuz dönemde yaşandığından biz cevabını vermekten sorumluyuz”.

      Evet, komisyon kuruldu. Başkan olarak milletvekili, şair Kadır Mırzaliyev seçildi. Bir defa oturum düzenlendikten sonra komisyon dağıldı (muhtemelen dağıtılmıştır). Bir sonraki komisyona milletvekili, şair Muhtar Şahanov başkanlık etti. Pek çok iş yapıldı, ancak gerçeğini söylemeliyiz ki o komisyon bir sonuca ulaşamadı. Veya ulaştırmadılar. Komisyona Aralık olayları sorununu ilk açan M. İ. Yesenaliyev alınmadı. Veya alınması engellendi. Çünkü bana göre Hakim Bey’in o cesareti onun önüne konan engellerden biri oldu.

      Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesi Siyasi Bürosu’nun “Aşırı Kazak milliyetçiliği”

Скачать книгу