Tatar Çocuk Oyunları. Erkan Karagöz

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Tatar Çocuk Oyunları - Erkan Karagöz страница 12

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Tatar Çocuk Oyunları - Erkan Karagöz

Скачать книгу

eğlenceli, ışıltılı; uynap-kölĩp (уйнап-көлеп): güle oynaya, neşeyle; uynaşçı hatın (уйнашчы хатын): oynaş kadın, hafif kadın; uynaşka öndevçĩ (уйнашка өндәүче): kadın satıcısı; uynaştan tugan (уйнаштан туган): gayri meşru, babası belli olmayan, piç; uynıy başla- (уйный башла-): oynamaya başlamak. Her ne kadar Tatarca sözlüklerde bir madde başı olarak verilmese de rastladığımız örneklerde oyun sözcüğü bir isim tamlamasında kullanılarak yeni sözcükler oluşturmaktadır. Aşağıda bu türden birleşik sözcüklere yer verilmiştir. aşık uyını (ашык уены): aşık oyunu; azartlı uyın (азартлы уен): kumar oyunu; dans uyını (бию уены): dans oyunu; domino uyını (домино уены): domino oyunu; ebek uyını (әбәк уены): ebe oyunu; futbol uyını (футбол уены): futbol oyunu; hokkey uyını (хоккей уены): hokey oyunu; karta uyını (карта уены): kart oyunu; karton uyınçık (картон уенчык): karton oyuncak; kılıç uyını (кылыч уены): kılıç uyını; komarlı uyınnar yortı (комарлы уеннар йорты): kumarhane; kurçak uyını (курчак уены): kukla oyunu; kümek uyın (күмәк уен): ortaklaşa oyun, grup oyunu; namussız uyın (намуссыз уен): hileli oyun; olimpi-ya uyınnarı (олимпия уены): olimpiyat oyunu; otışlı uyın (отышлы уен): ütmeli uyın; östel uyını (өстәл уены): masa oyunu; sızık uyını (сызык уены): çizgi oyunu; sport uyını (спорт уены): spor oyunu; süz uyın (сүз уен): söz oyunu; şahmat uyını (шахмат уены): satranç oyunu; şamakay uyını (шамакай уены): palyaço oyunu; uyın atama (уен атама): oyun terimi; uyın barışı (уен барышы): oyun gidişatı; uyın kağiydelerĩ (уен кагыйдәләре): oyun kaideleri; uyın meclĩsĩ (уен мәҗлесе): oyun oturumu; uyun kartası (уен картасы): oyun kağıdı, oyun destesi.

      4.3. Uyın (Уен): Oyun ve Uyna- (Уйна-):

       Oyna- Sözcüklerinin Geçtiği Tatar Deyimleri at uynat- (ат уйнат-): ata binmede usta olmak, yiğitlik göstermek; atasınıŋ sakalı bĩlen uyna- (атасының сакалы белән уйна-): babasının sakalıyla oynamak; avızında koş uynata (авызында кош уйната): ağzı laf yapmak, söz söylemede usta olmak; barmak uyını uyna- (бармак уены уйна-): şaka yapmak; baş bĩlen uyna- (баш белән уйна-): yaşamını tehlikeye atacak bir şeye girişmek; baş rolnĩ uyna- (баш рольне уйна-): en önemli, en etkili durumda olmak; bĩrĩĩ skripka uyna- (беренче скрипка уйна-): herhangi bir işte önder olmak, kilit vazife üstlenmek; biyeley ĩçĩnde uy uynat- (бияләй эчендә ут уйнат-): bir işi gizlice yürütmek; buran uynat- (буран уйнат-): fırtına koparmak, büyük kavga etmek, çok öfkelenmek, bağırmak; buran uynatıp (буран уйнатып): kışın güzel kızaklı atları koşturarak keyifli yolculuk yapmak; cil davıl uynatıp (җил-давыл уйнатып): altını üstüne getirmek, dağıtmak, karmakarışık etmek; cil uynatıp (җил уйнатып): bir işi hızlı hızlı, çabucak yapmak; cil-buran uynatıp (җил-буран уйнатып): çevik ve hızlı hareket etmek; cin ĩçĩnden yodrık uynat- (җиң эченнән йодрык уйнат-): gücü yetmediğinden açıkça düşmanlığını gösterememek, gizli düşmanlık yapmak; dusım-dusım uyna- (дусым-дусым уйна-): dost gibi görünmek, yalandan dost görünmeye çalışmak, ebek-çebek uyna- (әбәк-чәбәк уйна-): birinin gözüne görünmemeye çalışmak; birine yakalanmamaya çalışmak; ikĩ ut bĩlen uyna- (ике ут белән уйна-): aynı anda iki tehlikeli iş ile uğraşmak; kan uyna- (кан уйна-): coşmak, neşeli ve canlı olmak, şevklenmek, kanı kaynamak; kĩti-kĩti uyna- (кети-кети уйна-): birisini gıdıklamak, çocukları parmakla gıdıklayıp güldürmek, gıdı gıdı oynamak; kılıç uynat- (кылыч уйнат-): insanüstü gayret göstermek, egemen olarak yaşamak; kırık kön uyın, kırık kön tuyın kor- (кырык көн уен, кырык көн туен кор-): kırk gün oyun, kırk gün düğün yapmak; kul bĩlen uyna- (кул белән уйна-): elini serbest bırakmak; edepsizleşmek, ahlaksızlık göstermek; kulında at uynata (кулында ут уйната): çok başarılı, gayretli; kunak-kunak uyna- (кунак-кунак уйна-): birbirlerine misafire gidip gelmek, konuklaşmak; kurçak-kurçak uyna- (курчак-курчак уйна-): kukla gibi oynatmak, birisiyle oyuncak gibi oynamak, birine her istediğini yaptırmak; küŋĩl uyna- (күңел уйна-): kusası gelmek, içi bulanmak; hevesi kalmamak, zevki kaçmak, şevki kırılmak; küŋĩlnĩ uynat- (күңелне уйнат-): hislerine dokunmak, duyguları harekete geçirmek, isteklendirmek; küz alddında yoldızlar uyna- (күз алдында йолдызлар уйна-): yüze atılan tokattan ya da alınan darbeden yanakları kızarmak; küz uynat- (күз уйнат-): gözleri oynamak, gözleri fıldır fıldır etmek, güven vermemek, çapkınca bakmak, kaşı gözü oynamak; küzĩ uyna- (күзе уйна-): gözleri ümitle parlamak, bir şeye sahip olmayı dilemek; küzĩ-başı uyna-(күзе-башы уйна-): hevesle yapmak, şevkle uğraşmak, gönül vererek yapmak; küzlerĩ ut uynıy (күзләре ут уйный): gözleri şevkle parlamak, gözlerinde sevinç ve istek belirmek; mehebbet bĩlen uyna- (мәхәббәт белән уйна-): aşk oyunu oynamak, kızlarla şakalaşmak; meydanda at uynat- (мәйданда ат уйнат-): belli bir alanda üstünlük göstermek, adından söz ettirmek, kendi eserlerini, yeteneklerini halk önünde sergileyip ün kazanmak; necegay uyna- (нәҗәгай уйна-): şimşek çakması, ekinlerin boy attığı yaz gecelerinde uzaklarda çakan şimşeğin sessiz yansıması. nervıda uyna- (нервыда уйна-): siniri oynamak, sinirleri bozulmak, sinirlenmek, öfkelenmek; pĩsilĩ-tıçkanlı uyna- (песиле-тычканлы уйна-): kedi fare oynamak; rol uyna- (роль уйна-): oyunda rol almak, birinin bir işte önemli etkisi olmak, yapar gibi yapmak, numara

Скачать книгу