Kızıl Odanın Rüyası IV. Cilt. Сюэцинь Цао

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Kızıl Odanın Rüyası IV. Cilt - Сюэцинь Цао страница 18

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Kızıl Odanın Rüyası IV. Cilt - Сюэцинь Цао

Скачать книгу

istiyor, sonra da sana yağcılık yapmak için bir şeyler buluyor! İş hileye gelince erkenden büyüdü, kendinden utanması lazım! Kim bilir büyüdüğünde nasıl olacak…”

      Odaya bir kahkaha dalgası yayıldı.

      “Peki ya Lan?” diye sordu Büyükanne Jia. “O yazabiliyor mu? En küçükleri olduğundan Huan yardım ediyordur mutlaka…”

      Baoyu sesindeki kinayeyi fark edip güldü.

      “Yok canım! Yardıma ihtiyacı yok ki. Kendisi idare ediyor.”

      “İnanmıyorum sana!” dedi Büyükanne Jia. “Eminim yine numaralarından birini yapıyorsun. Koyunların içindeki devesin sen! Artık büyüdüğün için kompozisyonlarında başarılısın…”

      Baoyu gülümsedi.

      “Yok, Lan gerçekten bu işte çok iyi. Öğretmen çok beğendi ve geleceğinin çok parlak olduğunu söyledi. Bana inanmıyorsan, onu getirt buraya ve kendin teste tabi tut.”

      “Eğer öyleyse bunu duyduğuma çok memnun oldum… Ama bana uyduruyormuşsun gibi geliyor. Bu yaşta böyle şeyler yapabiliyorsa büyüdüğü zaman kendisini gösterebilecek.” dedi yaşlı kadın ve Li Wan’e bakarak Lan’ın babası Jia Zhu’yu düşündü. “Ağabeyinin ölümünden sonra bu ne büyük bir teselli olur! Onu yetiştirmek için annesinin çabalarına karşılık iyi bir ödül! Zamanla babası gibi ailenin büyük bir destekçisi olacak!”

      Bu düşünce gözlerini yaşarttı. Li Wan de etkilendi ama yaşlı kadının duygusallaştığını görünce gözyaşlarına hâkim oldu.

      “Bütün iyi talihimizi sana borçluyuz, büyükanne.” dedi cesur bir gülümsemeyle. “Lan’ın senin beklentilerini karşılaması ve bütün aileye şans getirmesi için dua ediyorum. Onun başarısı neşe kaynağı olacak. Lütfen kendini üzme.” Sonra Baoyu’ye döndü. “Yeğeninin başarılarını överken abartma sakın, Bao.” dedi. “O daha çocuk, unutma. Cesaretlendirmeye çalıştığını anlamaz, seni ciddiye alabilir; sonra kibirli ve kendini beğenmiş olur, gelişim göstermez.”

      “Doğru diyorsun, canım.” dedi Büyükanne Jia. “Ama sen de unutma ki o daha çok genç, fazla zorlanmaması lazım. Çocukların gücü de belli bir yere kadar. Bu kadar erkenden zorlarsan mahvedebilirsin. Sonra doğru dürüst çalışamazlar, bütün çabaların boşa gider.”

      Li Wan kendisini daha fazla tutamadı ve ağlamaya başladı. Hızla yaşlarını silerken, Jia Huan ve Jia Lan Büyükanne Jia’ya saygılarını sunmak için içeri girdiler. Lan annesini de selamladıktan sonra büyükannesinin yanında esas duruşta bekledi.

      “Bao amcandan duyduğuma göre, güzel şiir yazmış, öğretmeninden övgü almışsın.” dedi Büyükanne Jia.

      Lan ağırbaşlılıkla gülümsedi. O sırada Yuanyang gelip yemeğin hazır olduğunu söyledi.

      “Bayan Xue’yi davet etmek istiyorum.” dedi yaşlı kadın.

      Hupo bu mesajı iletmek için derhâl Wang Hanım’ın dairesine birisini gönderdi. Baoyu ve Jia Huan odadan ayrıldılar, Li Wan’in hizmetçisi Suyun ve birkaç genç hizmetçi tavla oyununu toplayıp kaldırdılar. Li Wan, Büyükanne Jia’ya hizmet etmek için kaldı. Jia Lan da annesinin yanında durdu.

      “Siz ikiniz benimle yemeğe kalabilirsiniz.” dedi Büyükanne Jia.

      “Peki, büyükanne.” dedi Li Wan. Bir iki dakika sonra yemekler getirildi, Wang Hanım’ın dairesine gönderilen hizmetçi bir mesajla geri geldi.

      “Hanımefendi, Xue Hanım’ın gelemeyeceğini söyledi. Kısa bir ziyaret için gelmiş ve evine geri dönmüş.”

      Büyükanne Jia, Jia Lan’a yanına oturmasını söyledi. Hikâyemiz bu akşam yemeğinin detaylarına girmeyecek. Yemeğin ardından Büyükanne Jia ellerini ve ağzını yıkadıktan sonra kanepesine oturup Li Wan ve oğluyla sohbete başladı. Küçük bir hizmetçi içeri girip Hupo’ya Zhen Bey’in saygılarını sunmak üzere beklediğini söyledi. O gün Jia Zheng ve Jia Lian’in yokluğunda Rong Konağı’ndaki işlere nezaret ediyordu.

      “Söyleyin ona, zahmet etmesin, çok teşekkür ederim. Eve gidip dinlenebilir. Onca işten sonra yorulmuştur.” dedi Büyükanne Jia.

      Hizmetçi kız bu mesajı dışarıdaki kadın hizmetçilere iletti. Kuzen Zhen’e bilgi verildi, o da Ning Konağı’na döndü.

***

      Jia Zhen ertesi gün yine konağın işleriyle ilgilenmek üzere geldi. Kapıdaki görevliler ona birkaç meseleyi ilettikten sonra başka bir genç hizmetkâr, çiftlik kâhyasının mevsim ürünlerini getirdiğini söyledi. Kuzen Zhen listeyi görmek istedi, delikanlının verdiği listedeki çoğu taze meyve ve av eti olan malzemeleri inceledi.

      “Bunlardan sorumlu uşak kim?” diye sordu.

      “Zhou Rui, beyefendi.” dedi kapı görevlilerinden biri.

      Zhou Rui çağrıldı, Kuzen Zhen ona talimat verdi.

      “Listedeki bütün maddeleri kontrol et ve dağıtımını sağla. Sonra bana da bir kopyasını gönder. Mutfağa haber verin, uşaklar için yemek hazırlarken birkaç tabak daha eklesinler. Kâhya gitmeden önce yemek yesin, bahşişini de verin.”

      “Peki, efendim.”

      Zhou Rui uşaklara malzemeleri Xifeng’ın avlusuna taşımalarını ve listeyi kontrol etmelerini söyleyip gitti ama kısa bir süre sonra Kuzen Zhen’in yanına geri geldi.

      “Affedersiniz, efendim, gelen ürünlerin miktarlarını kontrol ettiniz mi?” diye sordu.

      “Ne zaman yapacaktım?” dedi Kuzen Zhen sabırsız bir şekilde. “Listeyi verip işleri sana devrettim.”

      “Ben elimden geldiğince hepsini kontrol ettim, efendim, her şey düzgün görünüyor. Ama sizde de listenin bir kopyası olduğuna göre belki kâhyayı çağırtıp gerçek liste mi, değil mi emin olmak istersiniz.”

      “Birkaç tane meyve için velveleye ne gerek var?” dedi Kuzen Zhen. “Hiç önemli değil. Ben senin sözüne güveniyorum.”

      O anda Bao Er odaya girip Kuzen Zhen’in önünde secde etti. Belki hatırlanacağı üzere, bu Bao Er, geçmişte hem Kuzen Zhen hem de Jia Lian’e fayda sağlamıştı. Şimdi de Kuzen Zhen’e yardım ediyordu.

      “İzin verirseniz dışarıdaki işleri yapmaya gideyim, efendim.” dedi.

      “Bu da ne demek oluyor?” dedi Kuzen Zhen hem Bao Er hem de Zhou Rui’e.

      “Kimse fikrime kulak vermeyecekse burada durmamın ne anlamı var?” dedi Bao Er.

      “Fikrini soran kim?” dedi Kuzen Zhen ters bir şekilde.

      “Başka insanlar için casusluk yapmaktan yoruldum!” diye söylendi Bao Er kendi kendine.

      “Beyefendi.” diye araya girdi Zhou Rui hemen. “Ben yıllardır çiftlik kiraları ve gelirlerden sorumluyum. Bu kadar önemsiz bir mesele bir yana, her yıl yaklaşık dört

Скачать книгу