R.U.R. Rossum’un Evrensel Robotları. Karel Čapek
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу R.U.R. Rossum’un Evrensel Robotları - Karel Čapek страница 5
HALLEMEIER: “Amelia Gemisi ile mi geldiniz?”
DOMIN: “Susun, bırakın Küçük Hanım Glory konuşsun.”
HELENA: (Domin’e dönerek) “Onlarla ne hakkında konuşayım?”
DOMIN: (şaşırır) “Ne hakkında isterseniz!..”
HELENA: “Yani… Açıkça konuşabilir miyim?”
DOMIN: “Tabii ki…”
HELENA: (Tereddüt eder, sonra cesaretini toplar.) “Söyleyin, size ettikleri muameleyi bazen nahoş bulmuyor musunuz?”
FABRY: “Kimden bahsediyorsunuz efendim?”
HELENA: “Bütün insanlardan…”
(Herkes birbirine afallamış bir şekilde bakıyor.)
ALQUIST: “Bize mi?”
DR. GALL: “Neden öyle düşünüyorsunuz?”
HALLEMEIER: “Kahretsin!”
BUSMAN: “Aman, Tanrı korusun, Küçük Hanım Glory!”
HELENA: “Daha iyi yaşayabileceğinizi hissetmiyor musunuz?”
DR. GALL: “Bu değişir küçük hanım. Ne demek istiyorsunuz?”
HELENA: “Düşünüyordum da…” (patlar) “Bu çirkin bir şey! Bu korkunç bir şey!” (Ayağa kalkar.) “Tüm Avrupa sizi konuşuyor. Bu yüzden olanları görmek için buraya geldim ve her şey düşünüldüğünden bin defa daha kötü. Buna nasıl tahammül ediyorsunuz?”
ALQUIST: “Neye tahammül?”
HELENA: “Kendi durumunuza! Tanrı aşkına, sizler bizim gibi, tüm Avrupa’dakiler gibi, tüm dünyadakiler gibi insanlarsınız. Yaptıklarınız ayıp ve küçük düşürücüdür.”
BUSMAN: “Tanrı’m, küçük hanım!”
FABRY: “Hayır, arkadaşlar, biraz da haklı. Biz burada Kızılderililer gibi yaşıyoruz.”
HELENA: “Kızılderililerden de beter! Size, size kardeşlerim diyebilir miyim?”
BUSMAN: “Aman Tanrı’m, neden olmasın?”
HELENA: “Kardeşlerim, ben başkanın kızı olarak gelmedim. Ben, Hümanizm Birliği adına geldim. Kardeşlerim, Hümanizm Birliğinin iki yüz binden fazla üyesi var. İki yüz bin kişi arkanızdadır ve size yardım etmeyi öneriyorlar.”
BUSMAN: “İki yüz bin kişi, hadi ya, bu gayet iyi ve güzel.”
FABRY: “Sizlere hep söylüyorum eski Avrupa gibisi yok. Görüyorsunuz, bizi unutmamış. Bize yardım öneriyor.”
DR. GALL: “Ne yardımı? Tiyatro?”
HALLEMEIER: “Orkestra?”
HELENA: “Daha fazlası.”
ALQUIST: “Siz, kendiniz?”
HELENA: “Oh, ben ihtiyaç olduğu sürece kalırım.”
BUSMAN: “Tanrı aşkına, bu ne mutluluk!”
ALQUIST: “Domin, küçük hanım için en iyi odayı hazırlamaya gideceğim.”
DOMIN: “Bekleyin biraz. Korkarım ki Küçük Hanım Glory henüz konuşmasını bitirmemiş.”
HELENA: “Hayır, bitirmedim ancak ağzımı zorla kapatırsanız…”
DR. GALL: “Harry, sakın!”
HELENA: “Size teşekkür ederim. Beni koruyacağınızı biliyordum.”
DOMIN: “Pardon, Küçük Hanım Glory. Robotlarla konuştuğunuzdan emin misiniz?”
HELENA: (afallar) “Başka kiminle olabilir?”
DOMIN: “Çok üzgünüm. Bu beyler insan, aynen sizin gibi, tüm Avrupa gibi.”
HELENA: (Diğerlerine hitap eder.) “Sizler robot değil misiniz?”
BUSMAN: (Kahkaha atar.) “Tanrı korusun!”
HALLEMEIER: “Pöf, Robotlar!”
DR. GALL: (gülüyor): “Çok teşekkürler!”
HELENA: “Fakat… Bu imkânsız!”
FABRY: “Şerefim üzerine yemin ederim küçük hanım, bizler robot değiliz.”
HELENA: (Domin’e döner.) “O zaman neden bana bütün memurlarınızın robot olduğunu söylediniz?”
DOMIN: “Evet memurlar robot fakat müdürler değil. İzin verin Küçük Hanım Glory, açıklayayım: Mühendis Fabry, R.U.R. Teknoloji Genel Müdürü; Doktor Gall, Fizyoloji ve Araştırma Enstitüsü Başkanı; Doktor Hallemeier, Robot Psikolojisi ve Eğitimi Enstitüsü Başkanı; Konsolos Busman, Ticaret Genel Müdürü ve Müteahhit Alquist, İnşaat Şefi.”
HELENA: “Affedin beyler, yaptığım hata korkunç!”
ALQUIST: “Tanrı aşkına Küçük Hanım Glory, lütfen oturun!”
HELENA: (oturur) “Aptal bir kızım! Şimdi beni ilk gemi ile geri gönderirsiniz.”
DR. GALL: “Asla küçük hanım, neden sizi geri yollayalım?”
HELENA: “Çünkü biliyorsunuz, robotlarınızı kışkırtırım.”
DOMIN: “Sevgili Küçük Hanım Glory, buraya yüzlerce kurtarıcı ve kâhin geldi. Her gemi onlardan birini getirir. Misyonerler, anarşistler, kurtuluş ordusu üyeleri, birçok şey… Dünyada ne çok kilise ve deli var, bu inanılmaz!..”
HELENA: “Ve siz onların robotlara hitap etmesine izin mi veriyorsunuz?”
DOMIN: “Neden olmasın? Şimdiye kadar hepsi bundan vazgeçti. Robotlar her şeyi hatırlarlar ama bunun ötesine geçmezler. İnsanların söylediklerine gülmezler bile. Gerçekten inanılır gibi değil. Hoşunuza gidiyorsa sevgili küçük hanım, sizi robot deposuna götüreceğim. Yaklaşık olarak üç yüz bin robot var.”
BUSMAN: “Üç yüz kırk yedi bin.”
DOMIN: “Pekâlâ. Onlara ne isterseniz söyleyebilirsiniz. Onlara İncil ya da logaritma… Ne isterseniz okuyabilirsiniz. Hatta insan haklarına dair vaaz bile verebilirsiniz.”
HELENA: “Oh, düşünüyordum da… Onlara biraz sevgi gösterilse…”
FABRY: “Mümkün değil Küçük Hanım Glory. Hiçbir şey insana bir robottan daha yabancı değildir.”
HELENA: “O