Hayat Veren Kılıç. Yagyu Munenori
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу Hayat Veren Kılıç - Yagyu Munenori страница 3
Büyük Öğrenme25 yeni başlayan öğrenciler için bir kapıdır. Çoğu zaman, bir eve gittiğinizde öncelikle kapıdan girersiniz. Kapı, eve vardığınızın bir işaretidir. Bu kapıdan geçerek eve girer ve ustayla tanışırsınız. Öyle ki Öğrenme, Yola yaklaşan kapıdır. Bu kapıdan geçerek Yola ulaşırsınız. Ancak, Öğrenme kapıdır, ev değil. Kapıya bakıp “Ev bu,” diye düşünmeyin. Ev içeridedir ve ona yalnızca kapıdan geçilerek ulaşılır.
Yazılı eserleri okuyup “Yol budur,” diye düşünmeyin. Yazılı eserler, Yola açılan bir kapı gibidir. İşte bu yüzden, ne kadar öğrendiklerine ve ne kadar Çince kadar bildiklerine bakılmaksızın Yol konusunda cahil kalanlar vardır. Sayfalara bakıp kadimleri açıklar gibi ustaca okusalar da hakikatten habersizlerdir ve bu nedenle kendi kendilerine Yolu bulamazlar. Ayrıca, çalışmadan Yola yaklaşmak oldukça zordur. Yine de bir insanın sadece okuduğu ve iyi konuştuğu için Yolu bildiği de söylenemez. Yol ile uyum içinde olup hiç çalışmamış insanlar da vardır.
Büyük Öğrenme şöyle söyler: “Bilginizi her yere genişletin.”26 “Genişletmek” kapsamlı bir şekilde yapmak anlamına gelir. Bilginizi kapsamlı bir şekilde genişletmek, insanları dünyada oldukları gibi tanımak ve mevcut her şeyin ilkesini kapsamlı bir şekilde bilmek anlamına gelir. O halde, “bilginizi genişletmek” bilinmeyen hiçbir şeye sahip olmamak demektir. “Her şey”, “her şeyi ve her olayı tüketmek” olarak da belirtilebilir. Her şeyin ilkesini tam olarak bilirseniz, bilinmeyen ve yapılmayan hiçbir şey kalmaz.
Bilgi konusunda altına bakılmadık taş bırakmazsanız, her şey için aynısını yaparsınız. Ancak, ilkeleri bilmediğiniz takdirde eylemlerinizden de hiçbir şey çıkmaz.
Her şeyi bilmiyorsanız, şüphe içindesinizdir ve bir şeyden şüphe ettiğinizde o şey aklınızdan çıkmaz. İlkesini net bir şekilde anladığınız bir meselenin sonunda ise aklınızda hiçbir şey kalmayacaktır. Buna ilmi ve dünyadaki diğer şeyleri tüketmek denir.
Zihninizde hiçbir şey kalmadığında, her şeyi yapmak kolaylaşır. Tüm Yolları çalışmak, zihni temizlemek için yapılır. Çünkü insan başlangıçta hiçbir şey bilmez, zihninde hiçbir şey yoktur.27
Çalışmaya başladığınızda zihninizde bir şey olur, o şey tarafından engellenirsiniz ve herhangi bir şeyi yapmak zorlaşır. Öğrendiklerinizi zihninizden silebilirseniz, onlar da bir hiç haline gelecektir ve çeşitli Yolların tekniklerini uyguladığınızda öğrendikleriniz ne olursa olsun teknikler, öğrendiklerinize aykırı olmadan kolay gelecektir. Bir eylemi gerçekleştirdiğinizde, farkına bile varmadan öğrendiklerinizle uyum içinde olursunuz.
Bunun dövüş sanatlarının Yolu olduğunu anlamalısınız. “Bilgiyi genişletmenin” özü, kılıçla yüz yöntemi etraflıca öğrenme, duruşlara, gözü kullanma yöntemlerine ve diğer tekniklere tam anlamıyla hâkim olma disiplinidir.
Çeşitli pratikler yaptığınızda ve bu pratiklerin hiçbiri zihninizde kalmadığında, zihnin bu eksikliğinin kendisi “her şeyin” özüdür. Çeşitli uygulama ve pratikleri etraflıca öğrenip disiplinli bir eğitim için çaba gösterdiğinizde kollarınızda, bacaklarınızda ve vücudunuzda hareket olacak ama zihninizde olmayacak. Kendinizi eğitimden uzaklaştırmış olmanıza rağmen ona karşı gelmeyeceksiniz ve yaptığınız teknikler ne olursa olsun özgür kalacaksınız. Zihninizin nerede olduğunu ne siz ne de kötüler bilecek. Bu konuma ulaşmak için çalışılır. Başarılı bir eğitimle kademe atlanır. Bu tüm Yolların izlediği gizli bir ilkedir.
Pratik yapmayı unutup zihninizden atarak kendinizden daha habersiz olursunuz. Bu şekilde varacağınız yer, Yolun bitişidir. Eğitim yoluyla bu seviyeye ve onun yokluğuna ulaşırsınız.
Chi ve İrade
Bir konuyla kendi içinde ilgilenip dikkatle ele alan zihne irade denir. İrade içseldir ancak dışsal olarak tezahür ettiğinde buna chi adı verilir.28 İradenin efendi, chi’nin ise hizmetkâr olduğu söylenebilir. İrade içseldir ve chi’den faydalanır. Chi sınırlarını aşarsa tökezler. Chi irade tarafından dizginlenir ve aceleye getirilmemelidir.
Dövüş sanatları açısından, zihnin belden aşağıya konsantre olmasına irade, bir mücadele devam ederken darbelerin yapılıp alınmasına da chi diyoruz. Zihin tamamen belin altına konsantre olmalıdır ve chi çok hızlı hareket ettirilmemelidir. Sakin kalmak esastır, böylece chi irade tarafından gizlenir ve irade chi tarafından sürüklenmez.
Aldatma, Dövüş Sanatlarının Temelidir29
Aldatma, stratejidir. Yalanla gerçek elde edilir.30 Aldatma öyle bir şeydir ki rakibiniz bunu bilse bile tuzağa düşmekten başka elinden hiçbir şey gelmez. Aldatarak rakibinizi tuzağa düşürdüğünüzde onu yenmiş olursunuz. Rakibinizin henüz tuzağa düşmediğini görürseniz tekrar uygularsınız ve böylece en başta olmasa bile sonunda tuzağa düşecektir.
Budizmde buna “yerinde yöntem” denir.31 Gerçek, içeride gizlidir; dışarıda bir oyun oynanır ve kişi sonunda Hakikat Yoluna doğru çekilir. Böylece tüm aldatma bir gerçeğe dönüşür. Şinto dininde buna “gizem” denir. Gizemle insanların inancı uyanır ve inanç olduğu zaman ilahi bir lütuf olacaktır.
Savaşçı klanlarda buna askeri strateji denir. Strateji bir aldatma olsa da zaferi başkalarını incitmeden elde etmek aldatma yoluyla olur. İşte bu şekilde aldatma gerçeğe dönüşür. Buna “aksini uygulayarak işleri düzene sokmak” denir.
Zen’de şöyle bir söz vardır: “Çimleri döv, yılanı korkut.” Tıpkı içindeki yılanı korkutmak için çimleri dövdüğünüz gibi rakibinizi şaşırtıp zihnini karıştırmak için kullanacağınız bir teknik vardır. Aldatma, rakibiniz tarafından beklenmedik bir şey yapmak ve onu şaşırtmaktır. Bu, dövüş sanatıdır.
Bir kez şaşırdığında rakibinizin zihni alıkonulacak ve yeteneği geri alınacaktır. Yelpazenizi veya elinizi kaldırmak da onun zihnini alıkoyacaktır. Taşıdığınız kılıcı bir kenara atmak da bir dövüş sanatıdır. Eğer Kılıçsızlık becerisini kazandıysanız,32 kılıç sizin için ne olacaktır? Başka bir insanın kılıcı sizin kılıcınız olacaktır. Bu, “Fırsatı Yakalama”nın işlevidir.33
Fırsatı Yakalama’nın (kizen) özü her zaman, rakibinizden gelen hareket gücünü kavramakta yatar. Ki karakteri, kişinin zihninde yoğunlaşan chi’yi ifade eder. Ki, chi’dir. Rakibinizin chi’sini gözlemlemek ve chi işlevini yerine getirmeden rakibinizi karşılamak için hareket etmek, Fırsatı Yakalamak’tır. Bu eylem, “Zen’in harekete geçirici gücü” ifadesinden de anlaşılacağı gibi Zen’de de vardır.34
Ki,
25
Konfüçyüsçü dört kitaptan biri. Kendini yetiştirmeyle ilgilidir.
26
27
Acemi biri, ne vücudunun duruşu ne de kılıcının konumu hakkında bir
Birçok şeyi inceledikçe ve nasıl tavır alacağı, kılıcını nasıl kavrayacağı ve zihnini nereye koyacağı hakkında çeşitli yollar öğretildiğinde, zihni birçok yerde durur. O zaman bir rakibe saldırmak isterse, olağanüstü derecede rahatsız hisseder. Daha sonra, günler ve zaman geçtikçe, pratikleri doğrultusunda, zihninde ne vücudunun duruşları ne de kılıcı tutma biçimleri değerlendirilir. Zihni, hiçbir şey bilmediği ve henüz hiçbir şey öğretilmediği başlangıçtaki gibi olur. Bunda, başlangıcın sonla aynı olduğu yolu görebiliriz… –
28
29
Hile gizlidir; o, bir başkasını kandıran zihindir. –
30
Yalanın gerçeğe dönüşmesi esastır. –
31
Sanskritçede
32
Kılıçsızlık veya
33
“Fırsatı Yakalamak.”
34
“Zen’in harekete geçirici gücü.” –