Cehennem O'Dur. Lambert Timothy James
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу Cehennem O'Dur - Lambert Timothy James страница 3
Marksist bir büyücü veya Ferdinand Lassalle'in cisimleÅmiÅ hali olmam bahanesiyle uzun bir çay salonları ve barlar listesinden aforoz edildim. Kamuoyu, Karl Marxâın kitabı Das Kapitalâin akut paranoyasını temel alan antikapitalist cesaret ile ekonomik bir statüko araÅtırmasını yanlıŠbiçimde baÄdaÅtırdı. Bana inanmıyorsanız, kapitalizmin veya Ä°slam ülkelerindeki ekonominin en kötü yönlerini ortaya çıkarmayı deneyin ve bam, toplum sizi sosyalist etiketi yapıÅtırarak sürgün edecek. Yine de, kapitalizme karÅı sarsılmaz yeni bir alternatife götürecek bir konuÅma yalnızca, Marxâın reenkarnasyonla tekrar ortaya çıkmasından korkmuÅ bakıÅları üzerinize çekecek. ÃaÄımızın kapitalizm tanrıları arasındaki rahatsız edici horoz dövüÅü hakkında ne diyebiliriz? Ekonomik eÅitsizliklerle ilgili konuÅmaların özünden giderek uzaklaÅan soytarıların gösterileri sizin midenizi de benimki kadar bulandırıyor olmalı. Ãfkem bir tsunamiye dönüÅebilir ama hayatımızda iddiasız da olsa önemi kanıtlanmıŠolaylar var. Nairobi Kenyaâda bulunan Uluslararası Kenyatta Havaalanındaâki bir mola sırasında, BirleÅik Devletlerâe dönmek için uçaÄımın kalkıÅını beklerken bana ileride ne olmak istediÄim soruldu. Adam masamın diÄer tarafında oturuyordu. YetmiÅine yakın görünüyordu. Hatlarından ve aksanından Ruandalı olduÄunu tahmin edebiliyordum, BirleÅmiÅ Milletlerâin ve diÄer sivil toplum izleme kuruluÅlarının çok sayıdaki raporuyla, doÄduÄum ülkedeki siyasi ve toplumsal korkuların arkasındaki beyin olmakla suçlanan olan ülke. Ruandaânın sadist haydut çetelerine nasıl mali ve askeri destek saÄladıÄı ve buna karÅılık Ruandaânın, Kongoânun doÄal kaynaklarını doÄrudan yaÄmaladıÄı maden kaynakları ticaretinde dolaylı olarak bir takas merkezine dönüÅtüÄü konusunda bilgilendirildikten sonraki öfkemi anlayabilirsiniz.
O gün bir soru aklıma takılmıÅtı ; dünyanın sadece bunun çok fazla olduÄunu söylemesi için Demokratik Kongo Cumhuriyetinin daha kaç nefes ve hayatı kaybetmesi gerekiyordu ? Sorusuna hırçın bir tonla, basitçe ve çekinmeden cevap verdim : « Demokratik Kongo Cumhuriyetiânin kâbusuna bir son vereceÄim. » Gülmesine engel olmaya çalıÅarak bana Kongo için çözümümün ne olacaÄını sordu. Her Åeyden öte, doÄduÄum ülke yarım yüzyıldan uzun süredir ekonomik ve toplumsal bir karmaÅadan geçiyordu. Ä°lk baÅta fikirlerimi neÅeyle formülleÅtirdim. Gözlüklerini çıkardı ve planımı derinleÅtirmemi istedi. KonuÅtukça daha aptal ve saf göründüÄümü söylememin lüzumu yok. Nihayetinde, bunları daha önce ayrıntılı bir Åekilde hiç düÅünmediÄimden görüÅlerimi açıkça ifade etmeyi baÅaramadım. Tasarımın tamamı derinlemesine bir araÅtırmayı saÄlayamazdı. Gündelik konuÅma küçük düÅürücü bir deneyime dönüÅmüÅtü ve bu beni gösteriÅsiz biri haline getirmiÅti.
Bu kitap, yüzyıldan uzun süredir kaçıÅın kralları ve matematikçiler tarafından tekel haline getirilen ekonomi dallarından ortaya çıktı. BildiÄimiz tüm kötü yönlerinden dolayı, iktisatçılar çalıÅmanın klasik deÄeri olan Kutsal Kâseâyi milyonlarca küçük parçaya indirgedi ve teorik temellerini insanlık ile gerçek dünya seviyesine taÅıdı. Ardından, pansuman gibi aptalca varsayımları kullanarak bazı parçaları tekrar bir araya getirme zahmetine katlandılar. Karantinaya alınan Marksist Fred Moseleyâin, küresel ekonomik sistemin hâkim iÅleyiÅte kalanları ödüllendirmeye yönelik tarzda inÅa edildiÄine dair suçlamalarında bir haklılık payı var. Bu erdemli adam ekonominin, Massachusettsâteki South Hudley ormanlarında saklanarak ün ve zenginlikten mahrum kalan Shoichi Yokoiâsi.
Bir gün eski yoldaÅlarının kendisini aramaya geleceÄine ve birlikte kapitalizme karÅı son bir saldırı gerçekleÅtireceklerine ciddi biçimde inanıyordu. Yazık ki sadece teorileri doÄru çıkmadıÄı için ortodoksluÄu suçlamak etkili bir pazar için klasik bir vizyon kurmaya veya bizi vaat edilen topraklara götürmeye yeterli olmayacak.
Bu kitaba anne Vincentâa kiÅisel bir notla baÅladım. O, Kenyaâda Nairobiânin merkezinde karımla beraber rastladıÄım, oÄlunu tek baÅına yetiÅtirmiÅ genç bir kız. Bir an geldiÄinde, polisleri uzaklaÅtırmak için Vincentâı kollarımda tutmam gerekti. Kenyaâdaki turist Åöhretim Vincent ve annesini polisten gelebilecek her türlü zarardan korumuÅtu. Nairobi Åehri, eÅitsizliklere karÅı savaÅ açmak yerine yoksulluÄu suç haline getiren bir düzenleme geçirmiÅti. Bu modern çaÄ Ä±rkçılıÄı, baskı görenler ve baskıcılar aynı ten rengine sahip olduÄundan uluslararası toplumun dikkatini çekmiyordu. Ãok sayıdaki diÄer Åehirde de aynı çılgın yaklaÅım benimsenmiÅti ve çizdikleri çizgi ırksal tartıÅmaları meydana çıkarmadıÄı sürece endiÅelenmiyorlardı.
ÃocukluÄum boyunca sosyo-politik-ekonomik uyumsuzlukların doÄanın kanunları tarafından benimsetildiÄi düÅüncesini kafama sokmuÅlardı; birilerinin, zenginlerin uÅaÄı olması için yoksul olması gerekiyordu! 90âlı yıllarda iç savaÅ boyunca, zengin Kongolular Batıâya sıÄınmaya çalıÅmıÅtı. Göz açıp kapayıncaya kadar bu ailelerin çoÄunun alıÅık oldukları lüks hayat tarzını nasıl kaybettiklerine Åahit olmuÅtum. YaklaÅık yirmi yıl sürgünde yaÅadıktan sonra en güçlü generaller ve eski baÅkanın akrabaları bile sefaletin felç etmesiyle yavaÅ yavaÅ tükenmiÅti. Bu kadar çok sayıdaki baron ve eski resim destekçisinin sürünerek evlerine dönmesi ve yeni asalak sisteme faal biçimde yatırım yapması ÅaÅırtıcı deÄil. Güney Afrikalı bilge bir arkadaÅım bu dönüÅümü açıklamak için bir doÄa kanununa atıfta bulunuyor : « Bir kez yılanlık yapan her zaman yılandır ! »
Bu kiÅisel ÅahitliÄim, insanların da tıpkı milletler gibi, Åansları dönene kadar, kendileriyle daha fazla ilgilendiklerine dair bunaltıcı bir evrensel gerçekliÄini göstermeye yarıyor. Bu, Amerikalılar hayallerindeki çitleri olan eve ulaÅamadıklarını