Türk Dünyasında Milli Ruh ve Edebiyata Yansıması. Orhan Söylemez

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Türk Dünyasında Milli Ruh ve Edebiyata Yansıması - Orhan Söylemez страница 15

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Türk Dünyasında Milli Ruh ve Edebiyata Yansıması - Orhan Söylemez

Скачать книгу

ilişkileri üzerine önemli çalışmalar yapmışlardır.

      Azerbaycan biliminde uzun yıllar sadece Batı ve Rus edebiyatı ile olan ilişkiler incelenmiştir. Bağımsızlık dönemindeyse, belirtilen istikametlerle birlikte Asya ve Afrika ile edebî ilişkiler de incelenmektedir. Klasik edebî ilişkiler biçimi, artık karşılaştırmalı edebiyat bilimi haline gelmiştir.

      Halk yazarı ve ünlü edebiyat bilimcieleştirmen Elçin’in “Azerbaycan Edebî Eleştirisinin ve Edebî Sürecin Sorunları”, “Sosyalist Realizmi Bize Ne Kazandırdı”, “Aqoniya mı Evrim mi? XIX. Yüzyıl Azerbaycan Edebiyatına Bakış”, Moskova’da Rusça çıkmış hacimli “Arzu, Düşünce, Edebiyat” eleştirileri makaleler koleksiyonu vs. gibi eserleri millî-edebî mirasın ve çağdaş edebî sürecin yeniden değerlendirilmesi açısından önemli adımlar olmuştur.

      Halk yazarı Anar’ın «Azerbaycan Edebiyatı, Sanatı ve Kültürü» 3 ciltte toplanan denemelerde ve makalelerde “Söz Yaddaşı” ve “Yaşamak Hakkı” kitaplarında edebiyatımızın ayrı-ayrı simalarının yaratıcılık portreleri canlandırılmıştır.

      Son yıllarda Nizamî’nin adını taşıyan Edebiyat Enstitüsü’nün edebî sürece müdahalesi yoğunlaşmıştır. Enstitüde klasik dönem şubeleri ile birlikte, yeni kurulan “Azerbaycan Muhaceret Edebiyatı”, “Azerbaycan-Asiya Edebi İlişkileri”, “Azerbaycan-Türkmenistan-Özbekistan Edebî İlişkileri”, “Edebî Eleştiri”, “Basın Tarihi ve Gazete Yazarlığı”, “Nizamîşünaslık”, “Erken Yeni Dönem Azerbaycan Edebiyatı”, “Çocuk Edebiyatı” şubeleri, “Fuzulîşünaslık ve Edebî Cereyanlar” sektörleri bilimsel araştırmaların edebiyatın tüm yönlerini ve taraflarını kapsamasını sağlamıştır. Enstitünün geleneksel yayınları – “Edebiyat Mecmuası” “Mukayeseli Edebiyatşünaslık” dergileri ile birlikte, yeni “Poetika.izm” dergisi faaliyete başlamış ve ilk sayıları ilgiyle karşılanmıştır.

      Elbette, bağımsızlık yıllarında Azerbaycan Millî Bilimler Akademisi diğer kurumlarında ve ülkemizin yüksek eğitim kurumlarında, ayrıca başkentte ve bölgelerdeki bilimsel merkezlerde de edebiyat bilimini zenginleştiren değerli araştırmalar yapılmış, dikkate değer yayınlar ortaya çıkmıştır. Gururla söylemek mümkündür ki, diğer bilim dallarında olduğu gibi, edebî çalışmalar alanında da, bağımsızlık döneminde ülke çapında büyük bir bilimsel potansiyel oluşmuştur.

      Bağımsızlık döneminde Azerbaycan edebiyat biliminin genç gvardiyası oluşmuştur. Elnare Akimova, Besire Azizaliyeva, Lale Hasanova, Nergiz Cabbarlı, Meti Osmanoğlu, Aygün Bağırlı, Aynur Halilova, Eşgane Babayeva, Ramiz Kasımlı, Mehman Hasan, Hanım Zairova, Metanet Vahid, Günay Karayeva, Aygün Orucova, Meral Yakubova, Pervin Nuraliyeva, Aynure Mustafayeva, Elhan Yurdoğlu, Nergiz İsmayılova, Nermin Cahangirova, Turan Teymurov, İlhame Ağazade, Gülnar Kamberova, Fidan Abdürrahmanova, Gülnar Sema, Esmer Hüseynova ve diğerleri klasik bilimsel ekol geleneklerini yaratıcı bir şekilde sürdürüyor, modern edebiyatşünaslık fikri ile yazmaya ve yaratmaya devam ediyorlar.

      Azerbaycan’ın bağımsızlık dönemi edebiyatından ve edebiyat bilimi çalışmalarından zengin bir kütüphane oluşturmak mümkündür. Hiç şüphesiz, oluşturulan bilimsel ve sanatsal eserler ayrı ayrı her yazarın veya onların temsil edildikleri bilim ve sanat kurumlarının, genel olarak ise edebiyatımızın ve edebiyat biliminin bağımsız devletimizin ihtişamlı yıldönümüne katkılarıdır. XX. yüzyılın sekseninci yıllarından itibaren oluşturulan bu zengin edebî-bilimsel miras nice kitapların konusu olacaktır. Azerbaycan halkının millî lideri Haydar Aliyev’in ölümsüz ilan ettiği ve hızla gelişen bağımsız devletimizin geniş imkânlarının ışığında, Azerbaycan edebiyatının asırlık tarihî gelişim yolundan, devamlı geleneklerinden, seçkin kurucularından ve aynı zamanda sistemli şekilde incelenmesine yeni başlanan bağımsızlık dönemindeki başarılarından bahseden cilt cilt kitaplar ortaya konulacaktır. Bu duyarlı ve onurlu dönemin büyük edebiyatını ve edebiyat biliminin başarılarını tüm yönleri ve yaratıcı güçleri ile birlikte tam inceleyip özetlemek, edebiyat hakkında bilimin önünde duran ana görevlerden birisidir.

      Sonuç

      Azerbaycan edebiyatının 30 yıllık bir dönemi, edebî-tarihî gerçeklere objektif yaklaşım ile temel olarak değerlendirme denemeleriyle izlenmekte, yorum ve analizi yapılmaktadır. Değerlendirmelerde Azerbaycan yazarlarının bağımsızlık döneminde üreten tüm nesillerinin eserlerine atıfta bulunulmakla beraber, konunun gerektirdiği gibi, bağımsızlığın getirdiği genç neslin yaratıcılığına biraz ağırlık verilmesine dikkat edilmiştir. En yeni dönem edebiyatının temel meşrulukları fikir-sanat, konu-sorun, stil-tarz değişimleri ile dönemin edebiyatının yazar ve şairler hakkında belli portre-denemeler yaratmak mümkündür. Elbette bu portreler, seçilen bağımsızlık dönemi Azerbaycan edebiyatını imza bolluğu ve zenginliği nedeniyle tam olarak kapsamamaktadır. Genel olarak bağımsızlık dönemi Azerbaycan edebiyatının ne kadar zengin ve renkli olduğu, kısa süre içinde nasıl büyük bir mesafe katettiği, artık yeni edebî yüzleri yetiştirdiği, farklı bir edebiyata dönüştüğü net bir şekilde görünmektedir. Bağımsızlık dönemi Azerbaycan edebiyatı, çok asırlık Azerbaycan edebiyatının devamlı geleneklerine dayanarak, ülkemizde devlet bağımsızlığının kazanılması ışığında oluşup, gelişen yeni tipli büyük edebiyattır. Bu, Azerbaycan edebiyatının gelişiminde yeni tarihsel bir aşamadır.

      Bağımsızlık dönemi Azerbaycan edebiyatı, Azerbaycan halkının ulusal varlığının ve bağımsız devlet ideallerinin muhteşem bir edebiyatıdır.

      Bu, Azerbaycan halkı için daha büyük bir geleceği müjdeleyen edebiyattır.

      BÖLÜM III

      KAZAKİSTAN CUMHURİYETİ

      KAZAK EDEBİYATINDA ÇEYREK ASIRLIK EDEBÎ TECRÜBE. MİLLÎ İMAJ VE EDEBİYATIN GELİŞİMİ

      Janar Serkeşkızı TALASPAYEVA24

      Nurgül Kayırbekkızı SMAGULOVA25

      Son Çeyrek Asır: Kazakistan’da Tarih Yeniden Yazılıyor

      Kazak toplumunda son çeyrek yüzyılda gerçekleşen değişimler, sosyal ve manevî hayatımızı yeniden yükseltmiştir. Sovyet dönemindeki siyasî hırsların ve sosyalist gerçekçiliğin çöküşüyle azat olan Kazak edebî dünyası ve söylemleri, başlangıçta engellerle karşılaşır. Diğer bir bakış açısıyla bu durum “Kazak edebiyatı durgun hâle geldi, modern dünyanın hızlı gelişimine yetişip onu aşamadı.” gibi düşüncelerin ortaya çıkmasına yol açar. Bununla birlikte, edebiyat yani söz söyleme sanatı hemen toparlanmış, zamanın akışına uyum sağlayarak cesur, bir o kadar da verimli bir arayış sürecine girmiştir. Edebî türler içinde savaşçı denilen nazım/şiir türü bir yana, yaratıcılık yansımaları kabul edilen, ortaya çıkması uzun süren nesir türü de hızla ilerlemiş; bağımsızlık çizgisinde kaleme alınan büyüklü küçüklü eserler yeni konuları ve küçük denemeleri de edebiyata sokmuştur.

      Akademisyen S. Kirabayev’in, “Kazakistan’ın bağımsız, egemen bir ülke olması, bizim yeni tarihimizin başlangıcıdır. Bugün kendi topraklarımızda, tarihimizi çok

Скачать книгу


<p>24</p>

Prof. Dr. (Manaş Kozıbayev adındaki Kuzey Kazakistan Devlet Üniversitesi Ruhani Cangıruv Birimi Başkanı ve Filoloji Fakültesi Öğretim Üyesi)

<p>25</p>

Prof. (Şokan Valihanov adındaki Kökşetav Devlet Üniversitesi Kazak Filolojisi Bölümü Öğretim Üyesi.) Aktaran: Prof. Dr. Nergis Biray (Pamukkale Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı)