Genç Tulpar Hareketi. Amircan Alpeyisov

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Genç Tulpar Hareketi - Amircan Alpeyisov страница 8

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Genç Tulpar Hareketi - Amircan Alpeyisov

Скачать книгу

çiftçilere pasaport verme yasağı kaldırılmıştı. Buna rağmen yetkililer, gençleri köylerde tutmaya çalışıyor, onlara pasaport vermiyorlardı.16 Murat, gençlere, pasaport almanın yasal hakları olduğunu, kimseden korkmamalarını, amaçlarına ulaşmaktan vazgeçmemelerini, mutlaka şehre gitmeleri ve eğitimlerine üniversitelerde devam etmelerini öğütlüyordu.

      Ve bu öğütler de etkisini hemen gösteriyordu. Gençler, okumak için nereye gitmeleri gerektiği konusunda tavsiye almak için geliyorlar, yetişkinler de onunla kendi sorunlarını görüşüyorlardı. Bir defasında çocukluğundan itibaren dedesinden Arapça öğrenen ama eğitimine nasıl devam edeceğini bilemeyen bir genç geldi. Murat, o gencin Moskova Devlet Üniversitesi Şarkiyat Araştırmaları Fakültesi’ne girmesine yardım etti. İşte o günlerde Amangeldi Sembin ile karşılaştık. Benzersiz güzellikte bir tenora sahip bu genç, bizim yardımımızla Moskova Konservatuvarı’na kayıt yaptırdı. Her ne kadar konservatuvarı tamamladıktan sonraki sanat kariyeri çok erken sona ermiş olsa da, pek çok insan, onun nadir sesi ve şarkı söyleyiş tarzını hâlâ unutamıyor.

      Murat, çok kişiye buna benzer, kaderlerini değiştirecek konularda yardımcı oldu. O, daha yirmi yaşındayken bile, bilinçli şekilde, insanlarına hizmet etme misyonunu üstlenmişti.”

      Kazak halkının “nazik dönemi”nde, Moskova’da “Genç Tulpar Uyumu” yani “Genç Tulpar Cemiyeti”nin 1963 yılının kasım ayında resmen kurulup tarih sahnesine çıkması, işte böyle bir süreçteki ihtiyaçtan doğdu. Genç Tulparlılar, Sovyet iktidarının dayattığı “enternasyonalizm” ideolojisinin Kazak halkının can damarını baltalamakta olduğunun farkına varmış ve buna duyarsız kalamamışlardı. Enternasyonalizme ise ancak milli değerlerle, Kazak sanatıyla karşı koyulabileceğini anlamışlardı. Çünkü hayatta karşılaştıkları dert tasaları, düşüncelerini sanatın bediî dünyası vasıtasıyla geniş kitlelere ulaştırmak, Kazakların iliklerine işlemiş bir ata mirasıydı.

      Cemiyetin kuruluş günlerini Aymukan Tavcanov şöyle hatırlıyor:

      “1963 yılı 6 kasımında, bizim enstitünün (Moskova Enerji Endüstrisi Enstitüsü) yemekhanesinde Kazakistanlı öğrencilerin ilk kez bir araya geldikleri bir gece düzenlendi. Bu gecede, Genç Tulpar Cemiyeti kurulup, başkanlığına Murat Muhtar oğlu Avezov seçildi. Ben cemiyetin eğitim bölümünün -Moskova’daki Kazak gençlerin okuduğu birkaç enstitünün- sorumlusu tayin edildim.

      O zamanlar Kazakistanlı gençler, farkına bile varamadan, eğitim kurumlarının yöneticileri tarafından okullarından çok kolay atılabiliyorlardı. Kazak öğrencilerinin kaderi, onların elinde oyuncağa dönüşmüştü. Benim görevim bu meseleyle ilgilenmek, uğraşıp çözmek idi. Çabalarımız sonuçsuz kalmadı. Moskova’daki Kazakistan Temsilciliği’ne gidip, orada çalışan Galım Süleymanov adlı ağabeyimize danıştım. Kazakistanlı öğrencilerin kaderi sözkonusu olduğunda Temsilciliğin de bu işe dâhil olmasını, devreye girmesini rica ettim.

      Ağabeylerimiz bu öneriyi desteklediler. Sonuç olarak, bu tür girişimlerimiz sonucu, Kazakistanlı öğrencilerin Temsilciliğin haberi olmadan okuldan atılamayacakları konusu, hukuki bir zemine kavuştu; diğer yandan biz de, Temsilcilikle sıkı iletişim kurma imkânı elde ettik. Bu arada, Genç Tulpar teşkilatı adına düşük gelirli öğrencilere maddi yardım talep etme hakkındaki başvuru belgelerini Temsilciliğe ulaştırma işi de benim sorumluluğuma verildi.

      Sevindirici olan ise Temsilcilikte çalışanların Kazak gençlerine oldukça samimi bir yakınlık gösteriyor olmalarıydı. Temsilciliğin yerleştiği bina, küçük Kazakistan haline gelmişti. Orada bizim “Genç Tulpar” adını taşıyan duvar gazetemiz de sürekli asılı dururdu.”

      Bağımsızlık özlemiyle ortaya çıkan bu ilk gençlik hareketinin öncüleri Murat Avezov, Bolathan Taycan, Altay Kadırcanov, Anvar Sartbayev, Bolat Hisarov, Temirhan Bektibayev, Serik Baykenov, Makaş Tatimov, Sovyetkazı Akatayev, Marat Baltabayev, Bazar Damitov, Cenis Ömirbekov, Beken Duysebayev, Kutcan Kunapina, Jemile Avhadiyeva, Kalkaman Tilevhanov, Ömirserik Kasenov, Aldar Tunğışbayev, Asiya Muhambetova, Ağlaş Jaldıbayeva, Rahima Maşşanova, Arlop Ahmetov, Sara Tınıştığulova, Dameş Belesarova, Roza Süleymenova, Amangeldi Sembin, Mukan Orınbekov, Bekeş Şakirbayev, Aymukan Tavcanov, Ravşanbek Avsattarov, Roza Berdiğaliyeva, Nurlan Abişev, Sagıntay Toytanbayev, Şuga Aldabergenova, Şarapat Japarov, Kazbek Tattibayev, Marat Seydalin, Mırzağali Şotkaliyev, Roza Japparova, Meriyem Bekeşova gibi gençler oldu. Genç Tulparlıların hemen hepsi, Rusya’da okuyan, düşüncelerini iyi ifade edebilen, konuşmaları keskin, lider ruhlu ama mütevazı Kazak oğul ve kızları idi.

      Nasıl ki, Alaş aydınları; Korkut Ata (Dede Korkut), Asan Ata,17 Buhar Jırav18 gibi milletimizin altın cevherlerinin devamı iseler, Alaşlıların ülkü ve düşüncelerini kendilerine bayrak yapan yeni kuşaklar da, “Ben Kazak’ım!” diyerek onların izinde tarih sahnesine atıldılar. Yerinde olan düzelir; tevekkülün gemisi batmaz ve risksiz yol alınmaz. Geçmişten aldıkları güç-kuvvet ve şeref duygusuyla göğüsleri kabaran Kazak gençleri, mücadeleye atılmadan duramadılar. Genç Tulparlılar da, Alaş aydınları gibi, önderlerin bilgili olacağı, toplumun güçlü ve başı dik, halkın mutluluk içinde yaşayacağı bir dönem tasavvur ediyorlardı.

      Milli varlık endişesi, gelecek neslin durumuyla ilgili kaygılar Moskova, Leningrad ve diğer Rusya şehirlerinde okumakta olan Kazak gençlerini bir araya getirdi. Onlar genç olsalar da, halkın kaderi için kendi sorumluluklarının idrakindeydiler. Medeniyet yürüyüşünde, Kazak toplumunun geçmişini unutmadan kendisine layık yere sahip olmasını istiyorlardı. Bu hareketleriyle, insanlık tarihinde yapılan her şeyin temelinde milli varlık olduğunu gösterdiler.

      Kazak halkının milli, siyasi şuurunun şekillendirilmesinin zirvesi Alaş hareketi ise, bu büyük ülküyü, kırk yıl sonra halka aktarmaya gayret eden de Genç Tulpar teşkilatı olmuştur. Murat Avezov, kendi hatıralarının birinde Genç Tulpar’ın kuruluş amacını şöyle anlatır:

      “Biz, kendimizin kim olduğunu, tarihimizi bilmek istedik. Kazak ulusuna yapılmakta olan adaletsizlikleri gördük. O sıralarda Kazak okulları kapatılmaya başlamıştı. Semey Poligonu’nda nükleer denemeler yapılıyordu. Kazakistan’ın beş eyaletini içine alan “Bakir Topraklar Bölgesi” kurulup, oraya dışarıdan kaç türlü insanlar getirilmişti. Bu beş eyalet için sadece bir Kazakça gazete çıkarılırdı, o da Rusça baskının çevirisi olarak. Büyük Açlık felaketi hakkında duyduklarımız da vardı. (Ama) bunu araştırabilecek hiçbir kaynak yoktu. Sadece ata-analarımızın, yaşlıların hatıralarını dinlemiştik. Hakikatin üstünün açılmadığını gönlümüz seziyordu. Kazakların kurşuna dizilen şair ve yazarları, Alaş aydınları ve başkaları da vardı. Bütün bunlar bizim gibi heyecanlı gençlerin zihnini meşgul ediyordu. Bizim düşüncelerimiz bu şekilde oluşmaya başladı. İkinci ve üçüncü sınıftan başlayıp ekonomi okuduk. Kazakistan’ın, hammadde merkezi olmasına rağmen, sömürgecilik siyasetinin kurbanı yapıldığını idrak ettik.

      Bolathan Taycan (Tayjan) , Altay Kadırcanov, Anvar Sartbayev ve ben, dördümüz bir buçuk ay içinde 46 öğrenci yurdunu dolaşıp tanıtım çalışmaları yaptık. Gittiğimiz yerlerde Bolathan ile Altay, Kazak şarkıları söyler, İlyas Jansügirov’un “Himalay” adlı şiirini okurlardı:

      Rahatlar karnı tokken

      Öfkelenir aç kalınca,

      Sis adettir,

Скачать книгу


<p>16</p>

SSCB döneminde, pasaportu olmayan köylü, şehirde ikamet edemiyordu. İkamet olmadan da iş bulmak ya da okumak mümkün değildi. (ç.n.)

<p>17</p>

Asan (Hasan) Ata: Asan Kaygı: 14.yy sonu-15.yy’ın ilk yarısında yaşamış ünlü ozan ve devlet adamı. (ç.n.)

<p>18</p>

Buhar Jırav (1693-1789): Kazakların sesi olarak ün salmış şair, “jırcı”. (ç.n.)