Kızıl Odanın Rüyası IV. Cilt. Сюэцинь Цао

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Kızıl Odanın Rüyası IV. Cilt - Сюэцинь Цао страница 10

Автор:
Жанр:
Серия:
Издательство:
Kızıl Odanın Rüyası IV. Cilt - Сюэцинь Цао

Скачать книгу

raporu değiştirdiklerini gayet iyi biliyordu ama itiraz etmeden ilgili herkesin ifadelerini imzalamalarını istedi.

      “Sayın Hâkim!” dedi Bayan Zhang ağlayarak. “Geçen sefer başka yaralar da olduğunu duymuştum. Tabip kendisi söylemişti, hatırlıyorum! Bugün nasıl yok oldular?”

      “Saçmalama kadın!” diye bağırdı hâkim. “İşte imzalı rapor burada! Kendin bak!”

      Sonra maktulün amcasını çağırdı. O daha iş birlikçi bir şahitti.

      “Zhang Er, yeğeninin cesedinde kaç tane yara olduğunu mahkemeye söyler misin?”

      “Kafatasında bir tane vardı.” diye cevap verdi Zhang.

      Hâkim, Bayan Zhang’a döndü.

      “Başka ne kanıt istiyorsun?”

      Mahkeme memurlarına raporu Bayan Zhang’a götürmelerini söyledi ve baş mübaşir ve Zhang Er’dan kadına açıklama yapmalarını istedi. Davanın diğer belgeleri karşılaştırıldı; soruşturmanın zabıtları orada bulunanlar tarafından imzalanarak ve bir kavga olmadığı, dolayısıyla bir saldırı olmadığı, Xue Pan’in sadece kasti olmadan birisinin ölümüne sebebiyet verdiği, bunun da paraya çevrileceği, aynı şeyi belirten şahitlerin ifadeleriyle doğrulandı. İlgililer imzalarını atınca, Xue Pan cezası onaylanana kadar tutuldu; Wu Liang ve kefili serbest bırakıldı. Mahkeme ertelendi.

      Hâkim ayrılırken, Bayan Zhang yine hıçkırıklara boğulunca, mahkeme görevlilerine kadını dışarı çıkarmalarını söyledi. Zhang amca da kadını kendine getirmek için elinden geleni yaptı.

      “Gerçekten kazaydı.” dedi. “Neden masum bir adamı suçlayalım? Sayın Hâkim cezaya karar verdi, lütfen artık sus!”

      Xue Ke dışarıda bekliyordu ve her şeyin plana uygun şekilde ilerlemesine çok memnun olmuştu. Eve bir mektup gönderdi ve onay gelip de Xue Pan’in cezasını ödeyene kadar orada kalmaya devam edeceğini bildirdi.

      O gün daha sonra kentte yürürken, sokakta heyecanlı konuşmalara şahit oldu.

      “Duydun mu? İmparatorluk Eşlerinden birisi ölmüş. Mahkemelere üç gün ara verilmiş.”

      İmparatorluk Anıtmezarı kentten çok uzakta olmadığından, Xue Ke Hâkimin cenaze hazırlıklarıyla çok meşgul olacağını düşündü. Hukuki meseleler için pek zamanı olmayacağından, kendisinin orada kalmasına gerek yoktu. Bu yüzden hapishaneye gidip Pan’e birkaç günlüğüne eve döneceğini söyledi. Pan, annesi adına memnun oldu ve ona moral vermek için kısa bir not yazdı:

      Ben iyiyim. Doğru ceplere birkaç tael daha konursa evde olurum! Parayı esirgeme!

      Xue Ke, lazım olur diye Li Xiang’ı orada bırakıp hemen eve döndü.

      Xue teyzeye, hâkimin “saldırı”dan “kasıtsız adam öldürme”ye nasıl geçtiğini ayrıntısıyla anlattı.

      “Şimdi bir tek, Zhanglara biraz daha para vermek kaldı. Sonra cezanın hafifletilmesi onaylanınca, her şey bitecek.” dedi.

      Xue teyze rahat bir nefes aldı.

      “Ben de eve dönüp aile işlerimizle ilgilenmeni umuyordum. Yaptıkları her şey için gidip Jialara teşekkür etmek istiyordum. Ayrıca Wang Hanım için her şeye göz kulak olmam, biraz da kızlarla zaman geçirmem iyi olur diye düşündüm. İmparator Eşi Zhou öldüğü için aile her gün Saray’a gidiyor, ev boş, kızlar yalnız kaldılar. Ama burada kimse olmadığı için gidemedim. Tam zamanında geldin.” dedi.

      “Asıl komik olan yolda gelirken, ölenin İmparator Eşi Jia olduğunu duydum.” dedi Xue Ke. “Pek inandırıcı gelmese de acele ettim.”

      “Bir süre önce hastaydı.” dedi Xue teyze. “Ama iyileşti, o zamandan beri hasta olduğu konusunda hiçbir şey duymadım. Büyük hanımefendi de son günlerde pek iyi hissetmiyordu, ne zaman gözünü kapatsa Majestelerini görüyormuş. Bu herkesi çok endişelendirdi. Saray’a birisini gönderdiler ama Majestelerinin çok iyi olduğu haberi geldi. Üç gün önce akşam Büyükanne Jia birden, ‘Sırf beni görmek için onca yolu yalnız başınıza mı geldiniz, Majesteleri?’ deyince, hastalığına verdiler ve çok ciddiye almadılar. ‘Eğer bana inanmıyorsanız, Majestelerinin ne dediğini söyleyeyim size. Kısa süre sonra zenginlik ve ihtişam sona erecekmiş; bir çıkış yolu bulmak gerekiyormuş!’ dedi. Herkes hayal gördüğünü düşündü; onun yaşındaki biri zihninde böyle şeyler yaratabilirdi. Kimse önem vermedi. Ertesi gün, Saray’da bir odalığın ciddi şekilde hasta olduğunu duyduklarında nasıl panik olduklarını tahmin edebilirsin. Ailenin unvanlı bütün üyeleri Saray’a gideceklerdi. Yola çıktıklarında korkunç bir hâldeydiler. Ama daha onlar Saray’dan ayrılmadan, Odalık Zhou olduğunu öğrendik. Ne tuhaf, senin duyduğun dedikodular da büyük hanımefendiye malum olan şeyle aynı.”

      “İnsanlar hep olayları birbirine karıştırırlar.” dedi Baochai. Jia-lar da o kadar hassaslar ki ‘Majesteleri’ kelimesini duymaya görsünler, hiç düşünmeden bir sonuca varıyorlar. Yanlış alarm olduğu ortaya çıktı. Geçenlerde bir iki hizmetçileriyle biraz sohbet ettim, Majestelerinin olmasının mümkün olmadığını söylediler. Nasıl o kadar emin olduklarını sorunca, içlerinden biri birkaç yıl önce olanları anlattı.”

      “O yılın ilk ayı, başkentin kasabalarından birindeki bir falcıyı yanılmazlığından dolayı aileye tavsiye etmişler. Jia Hanımefendi de Majestelerinin Sekiz Sap ve Dal’ının1 ortaya konmasını ve bu adamın kaderini söylemesini istemiş. Adam hemen incelemiş. ‘Burada bir yanlışlık olmalı. Bu genç hanımın birinci ayın birinde doğduğunu görüyorum. Yani eğer doğum saatinin sapı ve dalı doğruysa, onun bu evde değil, asil tabakada olması gerekir.’ demiş. Sör Zheng ve diğerleri hata olsun olmasın, yine de geleceğini tahmin etmesini istemişler. Adam devam etmiş: ‘Döngüsel Yıl Jia Shen (Tahta + Metal), Birinci Ay Bing Yin (Ateş + Tahta). Bu karakterler başarısızlık ve düşüşü temsil ediyor. Sadece Shen rütbe ve zenginlik gösteriyor ama bu, evde yaşamak zorunda olan bir kız için geçerli değil. Gün Yi Mao (Tahta + Tahta), baharın başlangıcında ‘tahta’ elementi hâkim durumda. İki işaret çakışsa da bu çakışma ne kadar büyük olursa o kadar iyidir, tıpkı iyi tahta gibi; yani ne kadar cilalarsanız, o kadar değeri artar. En uğurlusu da saat sapı olan Xin (Metal) asaleti, saat dalı olan Shi (Ateş) ise yüksek rütbe ve zenginliği gösterir. Birleşerek ‘kanatlı at’ı oluştururlar; bu birleşimdeki gün o kadar uğurludur ki gökteki ay kadar yükseleceğine işarettir. Ona İmparator’un Yatak Odası bahşedilecek. Eğer saat sapı ve dalı doğruysa, İmparator Eşi olması söz konusu.’ demiş.

      “Hizmetçilerin de dedikleri gibi, yıldız falı Majestelerine aynen uyuyor. Sonra ne yazık ki görkeminin kısa süreceğini söylediğini de hatırlıyorlar. ‘Eğer Yin yılı, Mao ayında Tavşan Kaplan’la, Tahta Tahta’yla karşılaşırsa, çifte çakışma gerçekleşir, bu da gücünü zayıflatır, tıpkı gelişigüzel oyulan tahta gibi.’ demiş. Aile, telaşları arasında bu son kehaneti unutmuş ama hizmetçiler unutmamışlar; geçen gün hanımlarına söylemişler. Onların da dedikleri gibi, ne bu yıl Yin ne de ay Mao, demek ki Majesteleri olamaz, öyle değil mi?”

      Baochai

Скачать книгу


<p>1</p>

Kaderin Dört Sütunu, Çin’in en yaygın astrolojisidir. Bu yöntem, bir kişinin doğum yılı, ayı, günü ve saatinden oluşan dört sütuna dayanan “sekiz karakter” çıkarmayı içerir. Burada zamanın her ögesi iki karakterle anlatılır. Yani yıl, ay, gün ve saat sütunları bir element ve bir hayvanla sembolize edilir. Bu yöntemin merkezinde iki yön vardır: Birlikte çiftler hâlinde yerleştirilen on “Göksel Sap” ve on iki “Dünyevi Dal” Bu analizle, kişinin ilişkileri, kariyeri, riskleri, parasal durumu, evlilik hayatı, sağlığı değerlendirilir. (ç.n.)