Amerikan masalları. Лаймен Фрэнк Баум

Чтение книги онлайн.

Читать онлайн книгу Amerikan masalları - Лаймен Фрэнк Баум страница 5

Жанр:
Серия:
Издательство:
Amerikan masalları - Лаймен Фрэнк Баум

Скачать книгу

çünkü o tek damlanın dünyada eşi yok. Hem, tarifini de unuttum zaten.” “Teşekkür ederim,” dedi cam ustası ve kendi dairesine geri döndü.

      Ardından büyücü, cam köpeğe bir büyü yaptı ve büyücü dilinde âlimane sözler mırıldandı. Bunun üzerine hayvancık kuyruğunu bir o yan bir bu yana salladı, sonra sol gözünü bilmiş bir edayla kırptı; son olarak da korkunç bir şekilde -elbette cam bir köpekten nasıl böyle bir ses çıkacağı düşüncesini bir kenara bırakırsak-havlamaya başladı. Büyücülerin sihirli sanatında insanı hayrete düşüren bir şey vardır; tabii, şaşırmayı hiç beklemediğiniz zamanlarda ortaya çıkar bu şaşırtıcı özellik.

      Büyücü, yaptığı sihrin tesiri karşısında tıpkı bir ilkokul öğretmeni gibi sevinmişti ama şaşırmamıştı. Hemen köpeği kapının dışına koydu. Böylece hayvan, kapıyı çalıp efendisinin çalışmalarını bölmeye cüret edenlere havlayarak hepsini uzaklaştıracaktı.

      Dairesine dönen cam ustası, büyücünün verdiği tek damlayı hemen kullanmamaya karar verdi.

      “Romatizmam bugün daha iyi,” diye düşündü. “Çok hasta olduğumda bu ilaç daha fazla işime yarayacaktır. Şimdilik kullanmasam iyi olur.”

      Bunun üzerine ilaç şişesini dolabına koyup camdan güller yapmaya devam etti. O sırada ilacın bozulabileceği geldi aklına ve büyücüye bunu sormak için ayağa kalktı. Ama kapıya vardığında cam köpek öyle şiddetle havlamaya başladı ki kapıyı çalmaya cesaret edemedi ve kendi evine koşturdu. Zavallı adam, kendi elleriyle ve özenle yaptığı köpekten böyle nahoş bir karşılama gördüğüne pek üzülmüştü.

      Ertesi sabah gazetesini okurken, şehirdeki en zengin genç hanımlardan Bayan Mydas’ın çok hasta olduğunu; doktorların, genç kadının iyileşmesinden umudu kestiğini öğrendi.

      Sefalet içinde yaşasa da çok çalışkan ve sade görünüşlü cam üfleyici, parlak fikirlerin adamıydı. Hemen kıymetli ilacını alıp kendi hastalığını iyileştirmekten çok daha avantajlı bir iş için kullanmaya karar verdi. En güzel giysilerini giyip saçlarını taradı, bıyıklarını düzeltti. Sonra ellerini yıkayıp kravatını bağladı, ayakkabılarını boyadı, yeleğini süngerle temizledi ve her derde deva sihirli ilaç damlasının bulunduğu şişeyi cebine koydu. Ardından kapıyı kilitleyip aşağı indi ve zengin Bayan Mydas’ın yaşamakta olduğu büyük malikâneye doğru yürümeye başladı.

      Kapıyı açan uşak dedi ki:

      “Sabun, renkli taşbasma, sebze, saç yağı, kutsal kitap istemez; kabartma tozuna da gerek yok. Genç hanımım ha öldü ha ölecek. Dolayısıyla cenaze için tamamen hazırız.”

      Cam ustası, uşak tarafından dilenci sanılmasına çok üzüldü.

      “Dostum,” dedi gururla, fakat uşak sözünü kesti:

      “Mezar taşı da istemez. Aile mezarlığı var, oraya bir taş dikildi bile.”

      “Konuşmama bir müsaade etseniz, mezarlığa da gerek kalmayacak,” dedi cam ustası.

      “Hekim de istemez, efendim. Hanımımdan ümidi kestiler. E tabii, hanımım da hekimlerden umudunu kesti,” diye devam etti uşak, sakin bir şekilde.

      “Hekim falan değilim ben,” diye cevap verdi cam ustası.

      “Öbürleri de hekim değildi zaten. İyi ama niye geldiniz siz?”

      “Sihirli bir iksir sayesinde hanımınızı iyileştirmeye geldim.”

      “İçeri buyurun, lütfen. Salona oturun. Ben gidip kâhya ile konuşayım,” dedi uşak, daha kibar bir tavırla.

      Sonra gidip baş kâhyayla konuştu. Baş kâhya da durumu kâhyaya anlattı. Kâhya, aşçıbaşına gitti, aşçıbaşı ise hanımın oda hizmetçisini yabancıyla görüşmeye gönderdi. İşte bu zenginler böyledir, ölürken bile törenlerle sarılıdır etrafları.

      Hanımın oda hizmetçisi, cam ustasının genç kadını iyileştirecek bir ilaç getirdiğini öğrenince, “İyi ki geldiniz” dedi.

      “Yalnız, bir şartım var,” dedi cam ustası. “Onu sağlığına kavuşturduğum takdirde hanımınız benimle evlenmek zorunda.”

      “Kendisine sorup böyle bir şeye razı olur mu öğreneyim,” diye cevap verdi hizmetçi kız ve hemen Bayan Mydas’a sormak için yukarı çıktı.

      Genç kadın bir an bile tereddüt etmedi.

      “O ihtiyarla evlenmeyi ölmeye yeğlerim!” diye bağırdı. “Hemen yanıma getir onu!”

      Bunun üzerine cam ustası, sihirli ilaç damlasını biraz suyla karıştırıp hastaya uzattı. İlaçlı suyu içer içmez Bayan Mydas, hiç olmadığı kadar iyi hissetti kendini.

      “Aman Tanrım!” diye bağırdı, “Bu gece Fritterların davetine katılacaktım. Marie, incili ipek elbisemi getir! Hemen hazırlanmam lazım. Cenaze çiçekleriyle yas elbisenin siparişini de iptal ettirmeyi unutma.”

      “Ama Bayan Mydas,” diye itiraz etti cam ustası, genç kadının hemen yanı başında durmaktaydı. “Sizi iyileştirirsem benimle evleneceğinize söz vermiştiniz.”

      “Biliyorum,” dedi genç kadın. “Ama cemiyet gazetelerine ilan vermemiz, düğün davetiyelerini hazırlatmamız gerek. Yarın gelin, konuşalım.”

      Cam ustasını kendine layık bir damat adayı olarak göremeyen Bayan Mydas, bu bahaneyle ondan bir süreliğine kurtulmuş olmaktan memnundu. Hem Fritterların davetini de kaçırmak istemiyordu.

      Yine de cam ustası neşe içinde gitmişti evine, zira planının işe yaradığını ve ölene kadar onu lüks içinde yaşatacak zengin bir kadınla evlenmek üzere olduğunu sanıyordu.

      Sonra oturup karısının parasını nasıl harcayacağını düşünmeye başladı.

      Ertesi gün Bayan Mydas’ın evine gitti. Genç kadın o sırada bir roman okumakta ve sanki ömründe hiç hastalanmamış gibi mutluluk içinde çikolata yemekteydi.

      “Beni iyileştiren sihirli iksiri nereden buldunuz?” diye sordu.

      “Bilge bir büyücüden,” dedi adam. Sonra ilgisini çekeceğini düşünerek büyücüye bir cam köpek yaptığını, köpeğin sahibini rahatsız eden herkese havladığını anlattı.

      “Ah, ne güzel!” dedi kadın. “Ben de hep havlayabilen bir cam köpek istemişimdir.”

      “Dünyada böyle bir tek köpek var, o da büyücüye ait,” diye cevap verdi adam.

      “Benim adıma satın alın o köpeği,” dedi genç kadın.

      “Ama büyücünün umrunda değildir para pul,” diye açıkladı cam ustası.

      “O hâlde çalmalısınız o köpeği,” dedi genç kadın sert bir tavırla.

Скачать книгу