Mozart. Büke Aydın
Чтение книги онлайн.
Читать онлайн книгу Mozart - Büke Aydın страница 5
1761 Eylülü’nde Wolfgang ilk kez halk önüne çıktı; ancak bu beklendiğinin aksine bir konser değildi. Başpiskoposluk Sarayı müzik yöneticisi Johann Ernst Eberlin’in Sigismundus Hungariae Rex (Macar Kralı Sigismundus) adlı müzikli sahne eserinde Wolfgang, dans edenlerin arasında yer alıyordu. Ama Leopold Mozart’ın asıl amacı çocuklarının, özellikle de oğlunun yeteneğini herkese gösterebilmek, Tanrı’nın kendine bahşettiği bu mucizeyi olabildiğince geniş bir coğrafyaya tanıtabilmekti. Pek çok Mozart yaşamöyküsünde yazıldığının aksine, Leopold Mozart’ın, Wolfgang’ı para kazanabilmek için, bir sirk cambazı gibi şehir şehir dolaştırdığını düşünmek yanlış olur. Genç adam, yakın çevresinden başlayarak oldukça bilinçli bir plan uyarınca gezilere çıkmış, bu yorucu yolculukları, elinden geldiğince tüm aileyle birlikte gerçekleştirerek Salzburg’daki düzeni korumaya özen göstermişti. Üstelik bunları Wolfgang için tam anlamıyla bir eğitim yolculuğuna dönüştürmeyi başarıyor, ziyaret ettikleri her yerin, oğlunun üzerinde olumlu bir etki bırakmasına gayret ediyordu.
Salzburg dışına ilk yolculuklar
12 Ocak 1762 tarihinde, Salzburg’dan Münih’e doğru yola çıkan posta arabasının içinde Leopold Mozart ve iki çocuğu yer alıyordu. Çocukların annelerinden ilk ayrılışında yolculuk yaklaşık üç hafta sürmüştü. Leopold Mozart, Salzburg’daki dostlarının yardımıyla Münih’te Elektör III. Maximilian Joseph’in sarayına kabul edilmeyi başarmış, Nannerl ve Wolfgang’ın konser vermelerini sağlamıştı. Salzburg’a en yakın büyük kent konumundaki Münih, böyle bir yolculuk için düşünülecek ilk duraktı. Kentte, Viyana kadar olmasa da, oldukça önemli bir saray vardı ve Elektör, müziğe çok meraklıydı. Bu gezi, Wolfgang için gerçek bir konser turnesi anlamına geliyordu ama doğduğu topraklardan gözünü korkutacak denli uzaklaşmamışlardı. Münih gezisi hakkında ayrıntılı bilgilerin bulunmayışının başlıca nedeni, sonraki yolculuklarda Salzburg’daki dostlarına, yaşadıklarını en ince ayrıntısına dek mektupla bildiren Leopold Mozart’ın bu kez suskun kalması ya da yazdıklarının günümüze ulaşmamasıdır.
Başarılı Münih gezisinin ardından sıra Viyana’daydı. Öncekine göre daha uzun sürmesi planlanan gezi için yaz boyunca hazırlıklar yapılmış, 18 Eylül 1762’de Leopold Mozart, beraberinde çocuklarıyla bir kez daha Salzburg’dan ayrılmıştı. Niyeti olabildiğince çabuk dönmek olduğu için karısını yine kentte bırakmıştı. Ancak 3 Ekim’de Linz’den, ev sahibi ve yakın arkadaşı Hagenauer’e yazdığı mektupta, yolculuğun iyi geçmesine rağmen oldukça zaman kaybettiklerinden yakınıyordu. Wolfgang, 1 Ekim’de ilk kez halk önünde çalmıştı, Münih’teki konserler sarayda olduğu için bu farklı bir deneyimdi. Leopold Mozart gecikmelerinden ötürü kaygılansa da, sağlıklarının yerinde olduğuna şükrediyor, bunun devam etmesi için dostundan, Salzburg yakınlarındaki Maria Plain’deki kilisede dört missa okutmasını rica ediyordu. Tanrı’ya tüm kalbiyle inanan bir Katolik olarak Leopold Mozart, gelecekte karşılaşabileceği olumsuzluklara karşı hazırlıklı olmaktan yanaydı.
Baba Mozart ve çocukları, 6 Ekim 1762’de Tuna üzerinde gemiyle yaptıkları bir yolculuğun ardından Viyana’ya ulaştı. İmparatorluğun görkemli başkenti, bir gün önce müzik tarihinin bir başka önemli olayına tanıklık etmiş, dönemin tanınmış bestecisi Christoph Willibald Gluck’un Orfeo ed Euridice (Orpheus ve Eurydike) operası ilk kez sahnelenmiş, Gluck getirmek istediği yenilikleri bu yapıtıyla uygulamaya geçirmişti. (İki bestecinin yolları sonraki yıllarda da kesişecek, ilginç bir rastlantı sonucu Mozart, Viyana Sarayı’nda bir göreve, ancak Gluck’un 1787’deki ölümünün ardından atanabilecekti.)
Leopold Mozart’ın Viyana’ya gelme amacı, Wolfgang’ın sarayda bir konser vermesini sağlayabilmekti. Bunun için Salzburg’daki Başpiskopos’un Viyana’daki yardımcısından ve yol boyunca dostluk kurduğu soylulardan yardım istemişti. Kısa süre sonra girişimleri sonuç vermiş, kente geldikten birkaç gün sonra gittiği operada kulak misafiri olduğu bir konuşma sonucunda, saraydan davet beklemeye başlamıştı. Operada konuşan iki soylu, Viyana’ya üstün yetenekli bir çocuk geldiğini ve klavsen çalışının herkesi hayrete düşürdüğünü söylüyordu. Leopold Mozart, operadaki dedikoduların Viyanalılar için çok önemli olduğunu ve fısıltı gazetesinin gücünün her şeyin üstünde olduğunu iyi biliyordu. Gerçekten 13 Ekim’de, kente vardıklarının haftasında Schönbrunn Sarayı’na kabul edildiler. İmparatoriçe Maria Theresia ve İmparator I. Franz’ın huzurunda tüm hünerlerini gösteren Wolfgang aynı zamanda altı yaşında bir çocuk olduğunu da kanıtlamakta gecikmemiş, kendisine yakın ilgi gösteren İmparatoriçe’nin kucağına atlayarak boynuna sarılmıştı. Kuşkusuz içten gelen bu sevgi ifadesi, on altı kez doğum yapmış Maria Theresia’nın çok hoşuna gitmişti.
Wolfgang ve Nannerl, ilk yıllarda verdikleri konserlerde, genellikle dönemin tanınmış bestecilerinin yapıtlarını seslendiriyorlardı. Küçük kız piyano başına geçiyor, kardeşinin keman çalışına eşlik ediyordu. Dinletinin ilerleyen bölümlerinde Wolfgang da ne denli iyi bir piyanist olduğunu sergilemekten geri kalmıyordu. Leopold Mozart’ın en çok üzerinde durduğu konu, oğlunun hiç tanımadığı notaları ilk bakışta yanlışsız çalabilmesiydi. Bu yüzden çoğunlukla konserlerin bir bölümü, bu yeteneğin sergilenmesine ayrılıyor, salondakilerin hayret dolu bakışları altında Wolfgang en güç parçaları kusursuz deşifre ediyordu.
Üç saatten fazla süren ve herkesi çok memnun eden ilk saray konserinin ardından ikincisi gerçekleşmişti. Maria Theresia, Wolfgang ve Nannerl’a tören giysileri hediye etmiş; Leopold Mozart’a da oldukça yüklü bir ödeme yapmıştı. Salzburglu konuklar, yalnızca sarayın değil, kentteki soyluların da ilgisini çekmişti. İki yetenekli çocuğu dinlemek isteyenlerin sayısı hızla artıyor; hemen her gece bir davet alıyorlardı. Gezinin tek olumsuz yanı, Wolfgang’ın kızıla yakalanmasıydı. Aslında bu, çocukluğunu tüm yönleriyle yaşadığının bir göstergesiydi. Hastalığın tehlikesi ortadan kalktıktan sonra Viyana yakınlarındaki Preßburg’ta16 yaklaşık iki hafta kalmış ve yeniden imparatorluk başkentine dönerek yılbaşında eve doğru yola çıkmışlardı.
5 Ocak 1763 günü tüm aile, Salzburg’da bir araya geldiğinde aradan neredeyse dört ay geçmişti. Viyana gezisinde Wolfgang ilk kez gerçek anlamda büyük kent görmüş, dönemin en büyük hükümdarlarından birinin huzurunda çalmıştı. Bu yolculuktan Mozart yaşamöykülerinin hemen hepsine iki anekdot yadigâr kaldı: İlki, Schönbrunn’da Maria Theresia’nın huzuruna doğru ilerlerken ayağı kayan Wolfgang’ı, İmparatoriçe’nin kızı ve geleceğin Fransa Kraliçesi Marie Antoinette’in yerden kaldırması ve küçük çocuğun büyük bir ciddiyetle, “Bana karşı çok iyi davrandınız, büyüyünce sizinle evleneceğim,” diyerek teşekkür etmesi; ikincisi ise İmparator I. Franz’ın şaka yollu söylediği, asıl hünerin tuşları kapalı bir klavseni çalmak olduğu şeklindeki ifadesini ciddiye alan Wolfgang’ın, klavyesi örtülmüş bir çalgıyı aynı ustalıkla çaldığıdır. Ayrıca Wolfgang’ın, kendi çaldıklarını en iyi anlayacak kişi olarak Viyana Sarayı Müzik Yöneticisi Georg Christoph Wagenseil’ın da dinletide hazır bulunmasını istemesi, henüz altı yaşındaki çocuğun ne denli olgun düşünebildiğini vurgulamak için pek çok kaynakta yer alır.
Viyana gezisi sırasında Leopold Mozart’ın, Wolfgang’ın başarılı konserleri ve saraydaki kabullerin yanında aklını kurcalayan bir başka konu daha vardı: Uzun yıllardır kemancı olarak görev yaptığı Salzburg Başpiskoposluk Sarayı Orkestrası’nda